CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, yaptığı basın toplantısında bir mahkeme tutanağını göstererek “Başkanlık Ulusal Güvenlik Kurumu’ oluşturulmuş. Bu açıkça özel istihbarat örgütüdür” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, MYK toplantısının gündemini değerlendirdi. Tezcan, mahkeme dosyasından aldığını belirttiği tutanağı göstererek, “Başbakanlık Ulusal Güvenlik Kurumu”dan emniyetin bilgi aldığını kaydetti. Tezcan, “Devletin böyle bir kurumu yoktur. Yasalarımızda düzenlenmiş böyle bir birim yok. Bu açık bir şekilde yasa dışı istihbarat toplama faaliyetidir. Böyle bir örgüt yok. Kanunen yok. Böyle bir şey varsa bu bir özel örgüttür. Bu yeni bir paralel devlet yaratma sürecidir. Hukuken karşılığı olmayan tarifi olmayan Başkanlık rejimi hevesi içinde olanlar aslında yasal dayanağı olamayan fiilen başkanlık gizli örgütleri kurduğunun işaretidir” diye konuştu.
Konuşmasına mahkeme dosyasından alındığını iddia ettiği bir tutanak ile başlayan Tezcan şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye hızlı bir şekilde istihbarat devleti olma yolunda ne yazık ki ilerliyor. Tek adam rejimi bütün ahtapot gibi kolları ile devlet düzenini alt üst etmeye ve tek kişinin kontrolüne bağlamaya odaklanmış. Devletin uygulamaları ne yazı ki tamamen hukukun dışına çıkmış durumda.
“Bir belge göstereceğim bir tutanak. Soruşturma sırasında cumhuriyet savcılıklarının devletin belirli kurumlarından F…, terör örgütü soruşturmaları nedeni ile bilgi talep etmesi üzerine hazırlanan bilgi tutanağı. Bu mahkeme dosyasından alınmıştır. Tutanakta diyor ki; bir kişi ile savcılık soruşturma yapıyor dava açılıyor. Bu kişinin terör örgüt ile bağlantısı var mıdır yok mudur? Diye soru soruyor. Emniyet birimlerinden soruyor. Emniyet birimlerinin hazırladığı cevap tutanağı. Savcılığa emniyet, hakkında soruşturma yapılan kişi ile ilgili çeşitli kaynaklardan soruşturma yapmış. Görüyoruz ki yargı organları soruşturma yaparken başka bir birimden daha emniyet bilgi alıyor. Resmi belge. Bu araştırma yaptığı kaynaklarından birisi de ‘Başkanlık Ulusal Güvenlik Kurumu’ imiş. Devletin böyle bir kurumu yoktur. Yasalarımızda düzenlenmiş böyle bir birim yok.”
Bu açık bir şekilde yasa dışı istihbarat toplama faaliyetidir. Böyle bir örgüt yok. Kanunen yok. Böyle bir şey varsa bu bir özel örgüttür. Kanunen tarif edilmeyen fişleme yapan bu örgütler, hukuk karşısında suç örgütüdür. Başkanlık diye bir kurum yok Türkiye’de. Özel istihbarat örgütü oluşturulmuştur.”
YASA DIŞI FİŞLEMELERİ YAPANLARIN, ÖRGÜTÜ KURANLARIN ADALET ÖNÜNE ÇIKMASI GEREKİR
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı, Başbakan, İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı, Hükümet bu meseleyi açıklamak durumundadır. Bu birim kimdir? Kimler devlet içinde Başkanlık adı altında bir ‘Başkanlık Ulusal Güvenlik’ birimi diye bilgi topluyor, fişleme yapıyor. Bu bilgileri mahkemeler nasıl soruyor ve buna dayanarak dosya oluşturuyor?
Bu yeni bir paralel devlet yaratma sürecidir. Hukuken karşılığı olmayan tarifi olmayan Başkanlık rejimi hevesi içinde olanlar aslında yasal dayanağı olamayan fiilen başkanlık gizli örgütleri kurduğunun işaretidir. Hükümet derhal açığa çıkarmalı bunu. Bu yasa dışı fişlemeleri yapanların, örgütü kuranların adalet önüne çıkması gerekir. Başkanlık dedikleri hangi başkanlık. Türkiye’yi yeni bir sisteme taşıyoruz diyenler, aslında yeni bir paralel yapı oluşturma girişimindedirler. Tarihte bütün diktatörler, kendilerine bağlı özel istihbarat örgütleri kurmuşlarıdır. Hitler’in, Musoli’nin Pinoşe’nin, Saddam’ın, Kaddafi’nin kendilerine bağlı özel istihbarat örgütleri vardır. Demek ki Türkiye’de aynı şekilde bir diktatöre bağlı özel istihbarat örgütleri oluşturuluyor demektir. Bunun aydınlığa kavuşturulması Türkiye’nin hukuk devleti ve hukuki, ulusal güvenliği açısından son derece elzemdir. ”
“ERDOĞAN KONUŞMASINDA GENEL BAŞKANIMIZI TEHDİT EDİYOR BU TEHDİTLERE PABUÇ BIRAKMAYACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’nın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik dün ki sözlerine değinen Tezcan, “Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan dün ki konuşmasında sayın Genel Başkanımızı tehdit ediyor. En başından beri milletin ve siyaset kurumunun tehdit edildiği bir süreç yaşıyoruz. Bu tehditlere pabuç bırakmayacağız. Bu tehditlerin hiç birisi ne bizi ne sayın Genel Başkanımızı korkutmaya, yıldırmaya, geri adım atmaya yetmeyecektir” dedi.
(TR724)