Diyarbakır’ın Lice ilçesi’nde hayvanlarını otlatırken bombaatar mühimmatı ile vurulan 12 yaşındaki Ceylan Önkol’un ölümünün üzerinden 7 yıl geçti. Ceylan’nın davasına takipsizlik kararı verilerek dosya tozlu raflarda unutuldu.
Diyarbakır’ın Lice ilçesi Şenlik köyü Paşaciya mezrasında 28 Eylül 2009 günü 12 yaşındaki Ceylan Önkol, annesinden makarna yapmasını isteyerek hayvanları otlatmaya gitti. Önce bir ıslık ardından patmama sesi duyduklarını söyleyen köylüler olay yerine gittiklerinde Ceylan’ın parçalanmış bedeniyle karşılaştı. Dönemin Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Ceylan’ın elindeki tahra (bıçak) ile ot keserken patlayıcı bir cisme vurarak öldüğünü savundu. Ceylan’ın parçalanan küçük bedeni 6 saat yerde beklerken, Lice Cumhuriyet Savcısı can güvenliği gerekçesiyle olay yerine gitmedi.
Ceylan’ın ölümünden 3 gün sonra soruşturma başlatan Diyarbakır Başsavcılığı, Ceylan’ın ”araziye atılmış ancak patlamamış mühimmata tahta ile vurulması sonucu” öldüğünü savundu. Adli tıp uzmanı Prof. Dr. Ümit Biçer ise bombanın Ceylan’ın müdahalesi olmadan patladığı, Ceylan’ın “savunma pozisyonundayken” öldüğünü belirten bir rapor hazırladı. Lice Cumhuriyet Başsavcılığı, 4 yıl sonra 2013’te Ceylan’ın ölümüyle ilgili “Görevini kötüye kullanmak” suçlamasıyla açılan soruşturmada şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verdi. İç hukuk yolları tükenince Ceylan’ın ailesi davayı AİHM’ye taşıdı.
Diyarbakır’ın Lice ilçesi Şenlik köyü Paşaciya mezrasında 28 Eylül 2009 günü 12 yaşındaki Ceylan Önkol, annesinden makarna yapmasını isteyerek hayvanları otlatmaya gitti. Önce bir ıslık ardından patmama sesi duyduklarını söyleyen köylüler olay yerine gittiklerinde Ceylan’ın parçalanmış bedeniyle karşılaştı. Dönemin Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Ceylan’ın elindeki tahra (bıçak) ile ot keserken patlayıcı bir cisme vurarak öldüğünü savundu. Ceylan’ın parçalanan küçük bedeni 6 saat yerde beklerken, Lice Cumhuriyet Savcısı can güvenliği gerekçesiyle olay yerine gitmedi.
Ceylan’ın ölümünden 3 gün sonra soruşturma başlatan Diyarbakır Başsavcılığı, Ceylan’ın ”araziye atılmış ancak patlamamış mühimmata tahta ile vurulması sonucu” öldüğünü savundu. Adli tıp uzmanı Prof. Dr. Ümit Biçer ise bombanın Ceylan’ın müdahalesi olmadan patladığı, Ceylan’ın “savunma pozisyonundayken” öldüğünü belirten bir rapor hazırladı. Lice Cumhuriyet Başsavcılığı, 4 yıl sonra 2013’te Ceylan’ın ölümüyle ilgili “Görevini kötüye kullanmak” suçlamasıyla açılan soruşturmada şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verdi. İç hukuk yolları tükenince Ceylan’ın ailesi davayı AİHM’ye taşıdı.
