İranlı uyuşturucu baronu için seferber olan Erdoğan rejimi, Türk vatandaşının Romen eşine nasıl vatandaşlık engeli çıkardı?

Türkiye, Erdoğan’ın şüpheli şekilde ölen danışmanı AKP milletvekili Burhan Kuzu’nun karıştığı rüşvet-tehdit ve şantaj skandalları ile çalkalanıyor.

Türkiye, Erdoğan’ın şüpheli şekilde ölen danışmanı AKP milletvekili Burhan Kuzu’nun karıştığı rüşvet-tehdit ve şantaj skandalları ile çalkalanıyor. Kuzu’nun, İranlı uyuşturucu baronu Naci Şerif Zindaşti’ye tehdit-şantaj ve milyonlarca lira para karışılığında yasadışı şekilde Türk vatandaşlığı aldırdığı ve hapisten çıkararak kaçmasını sağladığı ortaya çıkmıştı.

Uyuşturucu baronu için tüm imkanlar devreye sokulurken on yıllardır yurt dışında yaşayan bir Türk vatandaşının Romanyalı eşi için yaptığı vatandaşlık başvurusu anında rededildi.  

Cumhuriyet gazetesinde yer alan Furkan Karabay’ın haberinin ayrıntıları şöyle:

“Türk vatandaşı Ferdi T., Silvia T. adlı kadınla yaşadığı Romanya’da hayatını birleştirdi. Ferdi T.’nin eşi Romanya vatandaşıydı. Her yıl Türkiye’yi de ziyaret ediyorlardı. 

Ferdi. T., eşi Silvia T. için 2014 yılında Türk vatandaşlığı başvurusunda bulundu.

Ancak bir sene sonra başvuru reddedildi. Sebep ise Ferdi T.’nin terör örgütü PKK ile iltisaklı olduğu iddiasıydı. Ancak Ferdi T. hakkında herhangi bir soruşturma, yakalama veya dava yoktu. Ve yıllardır Türkiye’yi defalarca ziyaret etmişlerdi. Hiçbir sorun yaşamamışlardı. Öte yandan Ferdi T. gerekçe gösterilerek Silvia T.’nin vatandaşlık başvurusu reddedildi.

Başvurusu reddedilen Silvia T. avukatı aracılığıyla İçişleri Bakanlığı’na dava açtı. Avukatı tarafından, Ankara İdari Mahkemesi’nde açılan davada, Ferdi T.’nin terör örgütü bağlantısına dair herhangi bir belge, bağlantı, delil, tanıklık olmadığına dikkat çekildi. “Doğu Anadolu bölgesinde doğan herkes terörist midir?” diye soruldu. Ve terörist olduğu söylenen kişinin bir sicil kaydının bulunmadığı belirtildi. Eğer varsa bir terör örgütü iltisaklığı “yargılansın” denildi.

Ancak sonuç değişmedi. MİT’ten gizli bir belge geldiği söylendi. Ve yıllarca Türkiye’ye gelen herhangi bir suç kaydı çıkmayan Türk vatandaşının “terörist” olduğuna hükmedildi.

Geriye devletin en tepesindeki isimlerin yüzlerce bin liralarla, Saray’dan açtığı telefonlarla vatandaşlık aldırmaya çalıştıkları bir uyuşturucu baronu ve terörist olmadığını ispatlamaya çalışan bir yurttaş kaldı.

Yani çürük kokusunu gidermek öyle kolay değildi.”