Romanya’da eylül sonunda yapılacak olan yerel seçimler öncesinde, partiler arasında daha önce görülmemiş bir hareketlilik yaşanıyor. Sosyal demokrat üyeler liberal partiden, liberal adaylar sosyal demokrat partiden aday oluyor. Ancak transferde ibre hükümetteki Ulusal Liberal Parti’den (PNL) yana. Sosyal demokrat milletvekili Alfred Simonis, şimdiye kadar irili ufaklı 132 belediyenin başkanının hükümetteki partiye transfer olduğunu ileri sürüyor.
G4media.ro sitesi, yılbaşından bu yana onlarca şehir ve belde belediye başkanının hükümetten düşen Sosyal Demokrat Parti’den (PSD) ayrılıp, PNL’ye geçtiğini kaydediyor. Calaraşi iline bağlı 3 bin nüfuslu Ştefan cel Mare beldesi bu örneklerden biri. Sosyal demokrat belediye başkanı Nicolae Pandea, yeni dönemde liberal partiden adaylığını açıkladı. Bunun üzerine PSD, hükümetteki liberal parti PNL’nin adayını listesinde gösterdi.
Siyasi transferler sadece küçük şehirlerde geçerli değil. PSD Braila milletvekili Emilia Meiroşu, Victor Ponta’nın soysal demokrat eğilimli Pro-Romania Partisi’ne geçeceğini duyurmuştu. Ancak Meiroşu’nun adı, PNL’nin listesinde yer aldı. PSD’nin Piteşti ilindeki yöneticisi Sorin Apostoliceanu, PNL listesinden belediye başkanlığına aday oldu. Başkent Bükreş’in 3 numaralı bölgeyi yıllardır yöneten Robert Negoita, partisi PSD ile ters düşünce, kendisi parti kurup Victor Ponta’nın partisi ile ittifak yaptı.
Söz konusu transferler siyasi arenada tartışma konusu oldu. Eleştirilerin odağındaki PNL’nin lideri ve Başbakan Ludovic Orban, siyasi transferleri uygun görmediğini söyledi. Orban, kendisini ”Bu konu açılınca niçin sadece bizim parti işaret ediliyor?” sorusuyla kendini savundu.
PARLAMENTODA TRANSFER TARTIŞMASI
Siyasi transferler parlamentonun gündemine de geldi. Hükümetteki liberal üye Paul Dobre, ‘siyasi transferlerin şampiyonu PSD’dir’ çıkışı yaparken, PSD üyesi Alfred Simonis, ”Her gün yeni üye kabul ediyorsunuz. Parlamentodaki sandalye sayınız 69’dan 82’ye nasıl çıktı?” diye sordu.
Siyasi transferlerin Romen siyasetinin köklü bir hastalığı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Klaus İohannis, ”Parti değiştirmek, 2014’te dönemin sosyal demokrat hükümetinin eliyle legalleştirildi. Bu alışkanlığı acilen değiştirmeliyiz, seçmen de bunu durdurabilir.” açıklamasında bulundu.
PARA MUSLUĞUNU TUTAN PARTİYE GEÇİYORLAR
Siyasi transferlere medyanın bir kısmı sistemin zorlaması olarak görürken, üye ile partisi arasında siyasi anlaşmazlığı normal karşılayanlar da çıkıyor. Libertatea’da yayınlanan bir değerlendirmede, parti değiştirme hareketinin ardında çıkarcılıktan ziyade zor durumda kalmış adaylar olduğu görüşü dile getiriliyor. Patrick Andre de Hillerin imzalı değerlendirmede şu görüşe yer veriliyor: ”Rumen demokrasisine en büyük zararı, mali destekleri bilinçli olarak iktidar partili belediye başkanlarına aktaran sistem veriyor. Çaresiz durumdaki belediye başkanlarının bulabildiği tek çözüm, belediyelerine gerekli parayı bulabilmek amacıyla para musluğunun başında oturan partiye geçmek oluyor. Konu insanın zafiyeti ve belediye başkanlarının beceriksizliği; ama sorunlar aynı zamanda yurttaşların yanlış partiye üye oldukları için göz ardı edildiği ve gelişmelerinin engellendiği çirkin bir sistemden kaynaklanıyor.”
Dilema Veche’de yayınlanan bir köşe yazısı, üyelerin bazen partisiyle ters düşebileceği gerçeğinin altını çiziyor. Sever Voinescu, ‘Romenlerde uzlaşmazlık, siyasi transfer olayı’ başlıklı yazısında şu görüşü savunuyor: ”İnsanlar farklı düşünebiliyor ve farklı düşünme hakları da düşünce özgürlüğünün doğrudan bir sonucu. … Nasıl olur da birbiriyle artık anlaşamadıkları için boşanan ve yeniden evlenen insanları ya da bugün inandığı dinden çıkıp yarın bir başka tanrıya tapanları normal kabul eder de, bir parlamenterin partisinden ayrılıp bir diğerine gitmesini yanlış bulabiliriz?”