ABD’de Rıza Zarrab davasında tutuklu olarak yargılanan Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın hakkındaki iddiaların düşürülmesi veya ayrı yargılanma talebiyle ilgili mahkemeye yaptığı başvuruda dosyadaki delillerle ilgili gizlilik kararının kaldırılmasına New York Güney Bölgesi Başsavcılığı itiraz etti.
Savcılık mahkemeye göndendiği yazılı başvuruda, soruşturmanın hala devam ettiğine vurgu yaptı. “Deliller ulusal güvenliği ilgilendiriyor. Daha her şey tüm çıplaklığıyla açığa çıkmadı. Onun için gizlilik kalkamaz” dendi.
Savcılık yazısında şunlara yer verdi: “Mahkemenizin tavsiye kararında tarafların bir araya gelip savunmanın delillerdeki gizlilik kararının kalkmasıyla ilgili yapılan uzlaşma görüşmesinden bir anlaşmaya varılamamıştır. Savcılık daha önce Rıza Zarrab’ın sofistike savunma ekibiyle ortaklaşa almış olduğu delillerdeki gizlilik kararının sürmesi, Atilla’nın delillerdeki gizlilik kararının kalkması başvurusunun tarafınızca kabul edilmemesi görüşündedir.”
Savcılığın yazısında, Atilla’nın avukatlarının, delillerdeki gizlilik kararının kaldırılması taleplerinde sanki soruşturmanın bittiği gibi davrandığına dikkat çekti. Savcılık itiraz gerekçesi olarak, “Sanığın ulusal güvenlikle ilgili bir soruşturmada karşılıklı olarak anlaşılıp alınan gizlilik kararının kaldırması talebi bir hak değildir” şeklinde açıklama yaptı.
‘Ulusal güvenliği ilgilendiren deliller’
Savcılık, Atilla’nın delilerdeki gizlilik kararının kalkmasıyla ilgili ısrarcılığının 19 Haziran’da uzlaşmayla alınan kararın ilkelerine aykırı olduğunu, gizli delillerin ulusal güvenliği ilgilendiren bir soruşturma kapsamında Türkiye, İran ve Dubai’de yapılan araştırmalar sonucunda sağlandığını belirtti. Savcılık, gizlilik kararı olan delileri “iddianamenin kalbi“ olarak niteledi.
Halen soruşturmanın sürdüğünü vurgulayan savcılık, savunmanın önerilen değişikliklerinin ulusal güvenliği ilgilendiren bir soruşturma çerçevesinde toplanan delillerin ortaya çıkmasına yol açacağını kaydetti.
Savunmanın delillerin medyada ortaya çıktığı iddiasıyla ilgili de, “Sanık Atilla’nın öne sürdüğü gibi medyanın olaya ilgisi, hazırlanan yeni iddianameyle ortaya çıkmamıştır. Rıza Sarraf’ın 2016 yılının Mart ayında yakalanmasını takiben medya konuyu ele almaya başlamıştır“ yorumu yapıldı.
‘Daha her şey tüm çıplaklığıyla açığa çıkmadı’
Soruşturmanın hala devam ettiğini belirten savcılık, “Sanık Atilla’nın davanın sonuna gelindiği yönündeki düşüncesi, sadece spekülatif bir düşüncedir. Tamamen yanlıştır. Savcılık açısından yeni iddianame hazırlanması ve yeni isimlerin girmesine rağmen daha her şey henüz tüm çıplaklığıyla açığa çıkmamıştır” ifadesi kullanıldı.
Atilla’nın delillerdeki gizliliğin kaldırılması talebiyle ilgili son kararı mahkemenin hakimi Richard Berman verecek. Atllla, 16 Kasım’da yapılacak ara duruşmada yeniden hakim karşısına çıkacak.
Savcılık mahkemeye göndendiği yazılı başvuruda, soruşturmanın hala devam ettiğine vurgu yaptı. “Deliller ulusal güvenliği ilgilendiriyor. Daha her şey tüm çıplaklığıyla açığa çıkmadı. Onun için gizlilik kalkamaz” dendi.
Savcılık yazısında şunlara yer verdi: “Mahkemenizin tavsiye kararında tarafların bir araya gelip savunmanın delillerdeki gizlilik kararının kalkmasıyla ilgili yapılan uzlaşma görüşmesinden bir anlaşmaya varılamamıştır. Savcılık daha önce Rıza Zarrab’ın sofistike savunma ekibiyle ortaklaşa almış olduğu delillerdeki gizlilik kararının sürmesi, Atilla’nın delillerdeki gizlilik kararının kalkması başvurusunun tarafınızca kabul edilmemesi görüşündedir.”
Savcılığın yazısında, Atilla’nın avukatlarının, delillerdeki gizlilik kararının kaldırılması taleplerinde sanki soruşturmanın bittiği gibi davrandığına dikkat çekti. Savcılık itiraz gerekçesi olarak, “Sanığın ulusal güvenlikle ilgili bir soruşturmada karşılıklı olarak anlaşılıp alınan gizlilik kararının kaldırması talebi bir hak değildir” şeklinde açıklama yaptı.
‘Ulusal güvenliği ilgilendiren deliller’
Savcılık, Atilla’nın delilerdeki gizlilik kararının kalkmasıyla ilgili ısrarcılığının 19 Haziran’da uzlaşmayla alınan kararın ilkelerine aykırı olduğunu, gizli delillerin ulusal güvenliği ilgilendiren bir soruşturma kapsamında Türkiye, İran ve Dubai’de yapılan araştırmalar sonucunda sağlandığını belirtti. Savcılık, gizlilik kararı olan delileri “iddianamenin kalbi“ olarak niteledi.
Halen soruşturmanın sürdüğünü vurgulayan savcılık, savunmanın önerilen değişikliklerinin ulusal güvenliği ilgilendiren bir soruşturma çerçevesinde toplanan delillerin ortaya çıkmasına yol açacağını kaydetti.
Savunmanın delillerin medyada ortaya çıktığı iddiasıyla ilgili de, “Sanık Atilla’nın öne sürdüğü gibi medyanın olaya ilgisi, hazırlanan yeni iddianameyle ortaya çıkmamıştır. Rıza Sarraf’ın 2016 yılının Mart ayında yakalanmasını takiben medya konuyu ele almaya başlamıştır“ yorumu yapıldı.
‘Daha her şey tüm çıplaklığıyla açığa çıkmadı’
Soruşturmanın hala devam ettiğini belirten savcılık, “Sanık Atilla’nın davanın sonuna gelindiği yönündeki düşüncesi, sadece spekülatif bir düşüncedir. Tamamen yanlıştır. Savcılık açısından yeni iddianame hazırlanması ve yeni isimlerin girmesine rağmen daha her şey henüz tüm çıplaklığıyla açığa çıkmamıştır” ifadesi kullanıldı.
Atilla’nın delillerdeki gizliliğin kaldırılması talebiyle ilgili son kararı mahkemenin hakimi Richard Berman verecek. Atllla, 16 Kasım’da yapılacak ara duruşmada yeniden hakim karşısına çıkacak.
