Cezaevinde Kitap Yasağını, 188 Sayfalık Kitabı Elle Yazarak Aştı

Dilara Çelik bir gazetecilik öğrencisi. Tecritte bulunan beş arkadaşına iletişim ve kitaba erişim yasağı gelmesinin üzerine çözümü, kitapları elle yazıp mektup olarak göndermekte buldu.
Akdeniz Üniversitesi gazetecilik son sınıf öğrencisi Dilara Çelik, tecritte bulunan beş arkadaşına iletişim ve kitaba erişim yasağı gelmesinin üzerine çözümü kitapları elle yazıp mektup olarak göndermekte buldu.
Gazete Karınca’nın haberine göre Çelik “koşullar değişene dek tutukluların isteğine göre roman, şiir kitapları yazdırmayı sürdüreceğini” söyledi.

Birhan Keskin’den “Kim Bağışlayacak Beni” isimli 188 sayfalık kitabı eliyle yazdı. Tutukluların kitap erişimine engel olunmasına bu şekilde çözüm bulduğunu söyleyen Çelik, şunları söyledi: Kitap değil, gazeteye dahi erişemiyor, günlük gündemi de mektupla yazıyoruz. E tabii onlara gidene kadar artık günlük olmamış oluyor.  Önce kitabı fotokopi çekip yolladım. ‘Bu da kitap’ deyip geri gönderdiler. Tecritte ikişerli üçerli kaldıklarını biliyoruz. Bu sefer kitabı iki gecede elle yazıp üçe bölerek mektup halinde gönderdim.
“Eğer isterlerse gocunmam kocaman romanları da yazarım. Şu anda Ahmet Arif ve Hasan Hüseyin Korkmazgil yazıyorum parça parça. Radyo, televizyon hiçbir şeyleri yok; canları sıkılmasın diye tabii ki devam edeceğim” diyor, Çelik.
Dilara Çelik’in öğrenci ve gazeteci arkadaşları Mehmet Devrim Zongur, Süleyman Ay, Yasin Karasulu, Furkan İnce ve manevi babası Mehmet Ali Uğurlu 24 Mart’ta şafak operasyonuyla gözaltına alındı. 10 gün gözaltında tutulan beş isim, 3 Nisan’da tutuklanarak Antalya L Tipi Cezaevi’ne gönderildi.
Mahkumlar 15 günlük gözaltı süresinin ardından direkt tecride gönderildi. Televizyon, radyo, kitap, dergi erişimleri yasak olan tutuklular, arkadaşları ve hatta aileleri ile de görüştürülmüyor. 5 tutuklu da tecrit koşulları dolayısıyla açlık grevine girdi.