Ya Başkanlık Ya Kaos

[Vehbi Şahin]
Ne demişti Ahmet Altan…
-AKP hukuka geri dönemez. Çünkü suçüstü yakalandı. Bu suçu örtbas etmek için de daha büyük suçlar işledi.
-Hukuka geri dönemezler, nasıl dönecekler. Daha hukuksuz yerlere doğru ilerlemek zorundalar.
Ne zaman söylüyor bunu?
23 Mart 2015’te, BUGÜN TV’de Erkam Tufan Aytav’ın programında…
AKP’nin suçüstü yakalandığı olay ne peki?
Tarihe, 17-25 Aralık olarak geçen yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları…
Ahmet Altan’a göre yolsuzluk bu ülkenin geleneksel bir suçuydu. Dört adam yargılanır, hükümet seçime gider, yeni bir hükümet kurulurdu. Mesele hâl yoluna girerdi.
Peki, Erdoğan liderliğindeki AKP ne yaptı?
DAHA BÜYÜK SUÇLAR İŞLEDİLER
Bunların hiçbirini yapmadı. Aksine ortaya saçılan yolsuzluk ve rüşvet iddialarını örtbas etmek istedi. Onların üzerini örteyim derken de yeni suçlar işledi.
Programın yayınlanmasının üzerinden 20 ay geçmiş. Bu zaman diliminde olup bitenleri hatırlayınca, Ahmet Altan’ın ne kadar isabetli bir değerlendirme yaptığı çıkıyor ortaya.
Peki, Altan’ın tabiriyle daha hukuksuz işlere doğru ilerlediler mi?
Evet…
Yolsuzluk soruşturmasının başladığı 17 Aralık 2013’ten bu yana Erdoğan ve peşinden sürüklediği AKP kadroları, devlet denen düzeneği patlatma pahasına öyle suçlar işlediler ki…
https://www.youtube.com/watch?v=8J2zIWyvuuk
DEVLETİ DARMADAĞIN ETTİLER
Mesela…
Anayasa ve anayasal düzeni ayaklar altına aldılar. Hukuku linç ettiler. Yargı bağımsızlığını bitirdiler.
Meclis’in milli iradeyi temsil etme vasfını ortadan kaldırdılar. Yasama, yürütme ve yargı arasındaki hassas dengeyi bozdular.
Kurumları, devletin çıkarlarını değil bir partinin ve liderinin menfaatlerini gözetir hale getirdiler.
Yetişmiş kadroları dağıttılar. 100 binlerce insanı hukuksuz biçimde mesleğini yapamaz hale getirdiler.
Anayasa teminatı altında olan ifade hürriyeti, mülkiyet hakkı gibi pekçok demokratik değeri ayaklar altına aldılar.
Muhaliflerin seslerini kıstılar. AKP’nin borazanı olmayı kabul etmeyen basın yayın kurumlarını kayyım marifetiyle önce gasp ettiler sonra kapattılar.
Bütün bunları yaparken cambaza bak misali toplumun dikkatini dağıtmak için Cemaat’i günah keçisi haline getirdiler. Bir çırpıda genç yaşlı, kadın erkek demeden 40 bin insanı hapse attılar.
Erdoğan ve AKP’nin son 3 yılda işlediği suçların listesini yazmaya kalksak sayfalar yetmez.
AKP HERKESİ KANDIRDI
Peki, Erdoğan ve AKP hükümetinin derdi ne?
Birinci dertleri iktidarı kesinlikle bırakmamak…
İkincisi yolsuzluk ve rüşvet dosyalarından tamamen kurtulmak…
Üçüncüsü ilk iki hedefe ulaşabilmek için ne pahasına olursa olsun Erdoğan’ı Başkan yapmak…
7 Haziran seçimlerinde meclis çoğunluğunu kaybedince ne yaptı Erdoğan?
AKP tabanını diri tutmak için kendisine muhalif tüm toplumsal kesimlere savaş açtı.
Muhalefet partileri de sivil toplum örgütleri de hatta ABD ve AB de yanıldı.
Hangi konuda?
7 Haziran’da kaybettiği iktidarı 1 Kasım 2015’te yeniden elde eden AKP’nin, en kısa sürede normal hukuk düzenine geri döneceğini düşünerek aldandılar.
Ya da Erdoğan ve AKP herkesi kandırmayı başardı.
Peki, bu hukuktan uzaklaşıp otoriter rejim kurma hevesi daha ne kadar devam eder?
Erdoğan tüm ipleri eline geçirinceye kadar…
ÜRPERTEN SENARYO
Murat Yetkin perşembe günü Hürriyet’te önemli bir yazı kaleme aldı.
“Ankara kulislerinde ürperten senaryo” başlığıyla yayınlanan yazıda, Erdoğan’a erişimi olan bir grubun resmi siyaset haline getirilmesi için üzerinde çalıştığı bir senaryodan bahsediliyor.
Kısaca özetleyelim…
1) İdam cezasını getirelim.
2) AB, ilişkileri keser. Böylece hem ilişkiyi kesen biz olmayız hem de AB’nin demokrasi-insan hakları çerçevesinin bağlayıcılığından kurtuluruz.
3) Borsa çökebilir. Bu da yönetiminizi (Erdoğan’ı kastediyor. VŞ) zaten “bizden olmayan” büyük şirketlerin ve yabancı sermayenin baskısından kurtarır.
4) ABD ve NATO’dan gelecek askeri talepleri, kendi çıkarlarımıza göre pazarlığımızı yaparak kabul edelim. Bu da yönetiminiz üzerine Batılı hükümetlerden gelecek baskıyı azaltır, tepkileri lafta kalır.
5) Bu arada başkanlık için bastırıp alın. İktidar yeniden kurulunca, demokratik cömertliğiniz olarak yorumlanacak adımları, Kürt meselesi dâhil atabilirsiniz.
6) Bu da üzerinde daha fazla söz hakkı bulacağınız “yeni” ve “yerli” bir ekonominin yeniden kurulmasına imkân verecektir, durum toparlanacaktır.
TEK ADAM OLMAK İSTİYOR 
Evet, bahsedilen bir senaryo…
Gerçekleşir mi, Erdoğan ve AKP bunları da yapar mı?
Bu suale en güzel cevap herhalde şu soru olur…
-Son 3 yılda bunları da yapar mı, yok canım yapmaz denilen hangi antidemokratik uygulamayı Erdoğan ve AKP gerçekleştirmedi ki?
Hepsini acımasızca yaptı.
Hem de hiçbir siyasi sorumluluk duymadan, utanmadan…
Yaptıkları, yapacaklarının teminatı durumunda maalesef.
Peki, çözüm ne?
Erdoğan’ın tek adam olma sevdasından vazgeçmesi…
Mümkün mü?
Yazının başında bahsettiğimiz BUGÜN TV’deki programda Ahmet Altan tam da buna cevap veriyor aslında…
-Erdoğan tek başına yönetmek istiyor. Ben yöneteyim. Yargı bana bağlı olsun. Yürütme bana bağlı olsun. Ben tek başıma olayım. 80 milyon insanı yöneteyim diyor ve bunu yapabileceğine inanıyor. Problem burada başlıyor.
Evet, problem de çözümü de burada…
Erdoğan’da yani…