Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi Taner Kılıç, 9 Haziran 2017’de beri tutuklu. Suçlama ise çocuklarını Cemaat okuluna gönderme, Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Mehmet Kamış ile akraba olması, ispat edilemeyen ‘bylock kullanıcı olduğu iddiaları.
Kılıç’ın geçtiğimiz hafta duruşması vardı. Tutukluluk haline devam kararı çıkan Kılıç’ın yeğeni Alperen Kamış twitter hesabından davayı değerlendirdi.
“Geçtiğimiz hafta dayım Taner Kılıç’ın İstanbul 35. ACM’de 4. duruşması vardı. Bir önceki duruşmada hakkında tahliye kararı verilmesine rağmen serbest bırakılmadan tekrar tutuklanmıştı. Yöneltilen suçlamalar ise Bylock ve babam Mehmet Kamış ile olan akrabalık bağı..
İddia makamı 4 duruşmadır hem Bylock ile ilgili hem de akrabalık bağıyla ilgili somut hiçbir kanıt sunamadı. Telefonuna Bylock indirildiğini gösteren hiçbir veri bulunamadı. Kaldı ki akrabalık bağıyla ilgili nasıl bir delil bulunabilir? Savcı diyor ki ‘sen bunun akrabasısın’ eee?”
1 senedir avukatlar akrabalık bağının nasıl bir suç teşkil ettiğini anlamaya çalışıyorlar. İddia makamının ispatlaması gereken suç unsuru içeren eylemi göstermesini beklerken, savcının söylediği tek şey bu; ‘akrabasınız.’ Bu adamlar akraba olup darbe mi yapmışlar? Suç nerede?
21 Haziran’daki duruşma için EGM’den Bylock olmadığına dair rapor bekleniyordu. Nihayet o rapor gelmiş ve telefonda Bylock olmadığı ispatlanmış. Fakat heyet buna ikna olmamış. Neden? Çünkü gözaltı esnasında el konulan telefonda akrabalara ait fotoğraflar ortaya çıkmış.
Telefonda bulunan fotoğraflar EGM raporuna eklenip dosyaya delil olarak sunulmuş. 35. ACM heyeti diyor ki; ‘Bylock olmadığına dair rapor geldi fakat Mehmet Kamış’ın ailesiyle çekilmiş fotoğraflar var’ Fotoğraflar ne? Benim, babamla çekildiğim lise mezuniyet fotoğraflarım.
Şaka gibi.. 2015’te lise mezuniyetimde babamla çektirdiğim hatıra fotoğrafı dayımın dosyasına delil olarak konuluyor. EGM raporu bununla bitmiyor. Çok gizli fotoğrafları bulunca bununla yetinmeyip bir de üstüne babamla çekildiğim selfieyi koymuşlar 🙂 İnanılmaz bir delil! Selfie!
Sanıkla uzaktan yakından alakası olmayan baba-oğul fotoğraflarını telefonun galerisinden alıp dosyaya ekleyip özel hayatın gizliliğini ihlal ettikleri yetmiyormuş gibi bir de bunu suçmuş gibi gösteriyorlar. Türkiye’deki çökmüş yargı sisteminin icraatlerinden yalnızca biri..”