Yurt Atayün, Ömer Köse ve Ailelerine Sistematik İşkence Uygulaması

Üç yılı aşkın bir süredir hukuksuzca tutuklu polis müdürleri; Ömer Köse ve Yurt Atayün ile ailelerine sistematik psikolojik işkenceler uygulanıyor.

Avukatları Ömer Turanlı, Yurt Atayün ve Ömer Köse’nin ailelerine haber verilmeden cezaevlerinin değiştirildiğini duyurdu. Uzunca bir süre aileye herhangi bir açıklama yapılmadığına vurgu yapan Ömer Turanlı, “24 ocak çarşamba günü müvekkillerim Yurt Atayün ve Ömer Köse tutuklu bulundukları Silivri Cezaevinden yakınlarına haber verilmeden çıkarılıp kendilerinden uzun süre haber alınamamıştır.. Aileleri ve yakınları tarafından Silivri cezaevi aranıldığında ise verilen cevap çok ilginç cevaplar verilmiştir. Özel emir var, biz bilgi veremiyoruz. Savcıya sorun.” şeklinde cevap verildiği belirtti.
Ailelerinin savcıya ulaşmaya çalıştığını ancak bunun mümkün olmadığını belirten Turanlı, daha önce Yakup Saygılı ve ekibinin Vatan emniyete götürülmüş olabileceği şüphesiyle Emniyeti’nde arandığını belirtti. Herhangi bir bilginin kendilerine verilmediğini belirten Turanlı, “Kırklareli, Tekirdağ, Edirne cezaevleri sırasıyla aranmış. Ancak ilgili muhatap bulunamamış. Akşama kadar Yurt Atayün ve Ömer Köse’nin nerede oldukları öğrenilemediğinden ailelerinin endişeleri artmıştır. Israrlı aramalar sonucunda ancak 1 gün sonra Yurt Atayün’ün Edirne F Tipi cezaevine, Ömer Köse’nin ise Tekirdağ 2 Nolu cezaevine yerleştirildikleri öğrenilmiştir.”

TEK KİŞİLİK HÜCRELERDELER VE KİŞİSEL EŞYALARI DA VERİLMİYOR
Avukat Ömer Turanlı, ailelerinin aldıkları bilgileri Twitter hesabından paylaştı.  Herhangi bir kötü muamelenin olmadığına anlatan Turanlı,  tek kişilik soğuk hücrelere konuldukları bilgisini paylaştı.
Yurt Atayün’e kişisel eşyalarının verilmediğini belirten Turanlı, “Gerekçe ise casusluk suçlaması öne sürülmüş. Tek kişilik soğuk bir hücrede tutulan bir insan istediği eşyalarla nasıl bir casusluk yapacak akıl ermiyor.” dedi.
AİLELERE VE MÜDÜRLERE PSİKOLOJİK İŞKENCE
İşkencenin alenileştiğine dikkat çeken Turanlı, ailelerin tutuklu yakınlarına uzun bir süre ulaşamamasının aileleri tedirgin ettiğini yazdı. Uluslararası raporlara Türkiye’deki işkencelerin girdiği bir ortamın oluştuğunu belirten Turanlı, şu şekilde devam etti:  “Bununla birlikte müvekkillerimin ailesi ve yakınlarının bulunduğu şehirden hiçbir gerekçe olmadan başka bir şehire sevk edilmesi zulümdür. Bu durum müvekillerim ve ailelerine 4 yıla yakın süredir yapılan sistemli psikolojik baskının devam ettiğini gösteriyor. Her hafta bir bayanın çocuklarıyla toplam 400-500 km yol gitmeye zorlanmasını idrak ve insafınıza bırakıyorum.”