‘İhlas’lı Hırsız Ev Sahibini Bastırırmış!..

[Haber Yorum: Semih Ardıç]

İhlas Holding’e ait Türkiye Gazetesi, İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber televizyonunda Hizmet Hareketi’ni, Fethullah Gülen Hocaefendi’yi hedef alan tezvirata şaşırmıyorum! Zira İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı A. Mücahid Ören, İhlas Finans’taki batığın üzerine sünger çeken Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükûmetine diyet borcunu böyle ödüyor.

İhlas Finans, Mücahid Ören’in babası Enver Ören hayatta iken 2000 senesinde on binlerce mudinin 450 milyon dolardan fazla parası ile batmıştı. Enver Ören, ‘ceketine kadar satıp, borcunu son kuruşuna kadar ödeyeceğine’ dair namus sözü vermişti. Cenazesi 23 Şubat 2013’te Eyüp Sultan Camii’nde musallada iken imamın, “Merhumu nasıl bilirdiniz? Haklarınızı helal eder misiniz?” suâline cemaatin içinden bazıları, “İyi bilmezdik. İhlas Finans’tan paramı alamadım. Hakkımızı helal etmiyoruz.” diye mukabelede bulunmuştu.
İHLAS HOLDİNG TMSF’YE DEVREDİLECEKTİ
ihlas spotİhlas Finans’ta hesabı olanların mağduriyeti o günden bugüne giderilmedi. Ahmet Ertürk’ün Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı olduğu esnada mağduriyetin giderilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) ‘İhlas Holding’in fona devrini mümkün kılacak’ kanun teklifi bizzat AKP’li mebuslar tarafından arz edilmişti. O günkü ismi ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı koltuğunda Ali Coşkun oturuyordu. Coşkun, İhlas grubunda idarecilik yaptığı için mevzuya vakıftı. Onun da desteklediği kanun teklifi TBMM’den geçemedi. Nitekim Enver Ören’in devrin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesini müteakip yine AKP’li mebusların talebi ile geri çekildi.
ERDOĞAN BİZZAT HİMAYE ETTİ
Filmi biraz geriye saralım. Daha evvel Türkiye Gazetesi’nin Ankara Temsilciliği’ni yapmış Sabahattin Önkibar’ın şu satırlarındaki med cezir calib-i dikkat:
“Tarih: İhlas Finans’ın battığı 2000 senesinin sonu. Tayyip Erdoğan: Sabahattin bey İhlas Finans’a faize bulaşmak istemeyen mütedeyyinler para yatırdı… Söyle Enver Ören’e onların parasını ödesin. Onların ahı arşı boğar.
Tarih: 2003. Başbakan Tayyip Erdoğan’dan Bakan Ali Coşkun’a: Ali Bey İhlas Finans’da feryatlar var. Orayı temizleyelim. Bu talimattan 3 ay sonra Tayyip Erdoğan’dan Ali Coşkun’a ikinci talimat: Ali Bey İhlas Finans operasyonunu durduralım.”
Bu kronoloji İhlas Holding’in Erdoğan tarafından korunup kollandığını ele veriyor. İhlas Finans’a para yatıran on binlerce kişi hâlâ mağdur, yani paralarını alamadı. Zira o paralarla Ören ailesi ABD’de gayr-i menkuller aldı, Bizim Evler inşa edildi. İhlas Finans’ın yönetimindeki Mücahid Ören ise bu olaydan ötürü dolandırılıcıktan mahkum oldu. Mamafih iktidar her seferinde mağdurları değil mağdur edeni kolladığı için dosyalar kapatıldı.
İHLAS’A ÖDÜL GİBİ İHALELER VERİLDİ
Bir başka ifade ile 2001’de batan 21 bankadaki mevduatın tamamını, hatta Uzan ailesinin İmar Bankası’ndaki off-shore (devlet garantisi yok) paralarını ödeyen AKP, İhlas Finans’a gelince üç maymunu oynadı. Hatta mağdurlara nisbet yaparcasına Toplu Konut İdaresi iştiraki Emlak Konut üzerinden milyarlarca liralık ihale ile grubu ihya etti. Güya 2016’ya kadar bütün borçlar ödenecekti. Hepsi kâğıt üzerinde kaldı.
İhlas Finans Mağdurları Derneği Başkanı Hadi Sakioğlu hem siyasî hem de hukukî yönden çalmadıkları kapı kalmadığını buna rağmen AKP koruması altındaki İhlas Finans’tan alacaklarını bir türlü tahsil edemediklerini söylüyor. Sakioğlu’nun dikkat çektiği bir husus var: İhlas Finans’ı batıranlar ile mudilere ödeme yapmakla görevlendirilenlerin aynı kişiler olmasından ne anlamalıyız? Kediye ciğer emanet etmek… Holding idarecilerinin sürekli olarak söyledikleri yalanlarla kendilerini oyalamaya çalıştığını ifade eden Sakioğlu, “Üzüntüden kanser olanından tutun da, parasını alamadığından dolayı hacca gidemeyen, evsiz ve işsiz kalan birçok mağdur arkadaşımız var.” diyor.
ihlas spot1
ÇOBAN 9 BİN DOLARINI ALAMADI
Türkiye’nin her bölgesinde İhlas Finans mağduruna rastlamak mümkün. İnternette ‘İhlas Finans mağdur’ diye bir aramanın neticeleri hakikaten dehşet verici. Mağduriyet hakkında malumatı olmayanlara fikir verebilecek o hikâyelerden birini, Elazığlı bir çobanın başına gelenleri Sakioğlu anlatmış: “Erzurum’da karşılaştığım Elazığlı bir çobandı. 200 koyununu otlatmak için Erzurum’a getirmişti. 7 çocuğu olduğunu söyleyen çobanın 4 yaşındaki oğlu hastaydı ve ameliyat olması gerekiyordu. Ancak hastaneye götürecek parası dahi yoktu. Hayatı boyunca biriktirdiği bütün parası olan 9 bin doları İhlas Finans’a yatırmıştı. Çaresiz çoban ‘benim İhlas’taki paramı alırsan vallahi yarısını sana vereceğim’ dedi. Bu çaresizlik karşısında ben çok utandım.”
Mağdurlardan bazıları da artık hayatta değil. Yakınlarının ifadesi ile dişinden tırnağından artırarak biriktirdiği 5-10 bin doları aldığı günü göremeden vefat edenlerin son sözleri, “Enver Ören söz verdi, ödemedi. Oğlu Mücahid de ödemedi. Onlara hakkım haram olsun.” oldu. AKP iktidarı, kanser tedavisi gören, eş-dostun yardımı ile geçimini temin eden İhlas Finans mağdurlarının mevcudiyetinden haberdar olduğu halde İhlas Holding’i medya grubunun hatırına himayesinde tutuyor! Mazlumiyet, mağduriyet umurlarında değil.
MÜCAHİD ÖREN, “ANKARA’YI AYAĞA KALDIRACAĞIMIZ GÜN YAKIN.” DEDİ Mİ?
ihlas spot2Mücahid Ören’in AKP ile kurduğu kirli ittifak ne vakit çatırdasa gazetesi, haber ajansı ve televizyonu Hizmet Hareketi’ne saldırıyor. Eski arkadaşı ve çalışanı Önkibar, 14 Temmuz 2016’da yani darbe teşebbüsünden üç gün evvel ABD’den yazdığı bir e-postayı yayımladı Aydınlık gazetesinde. Ören, “Kesin söylüyorum bir kuruş ilave teminat vermeyeceğim… Önce kapatırım TGRT’yi, ancak ANKARA’YI AYAĞA KALDIRACAĞIMIZ GÜN ÇOK YAKIN… BANKALAR İLE KONUŞMAYIN…” şeklinde manidar cümlelerin yer aldığı e-postayı tekzip etmek yerine masum insanları karalıyor. Taşların bağlandığı, köpeklerin salıverildiği Yeni Türkiye’de meydan boş nasıl olsa! Türkiye Gazetesi’ndeki kiralık kalemler, cemaate ağza alınmayacak kadar süfli sözlerle hakaret ve ithamlarda bulunuyorlar. Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış, aynı hesap. Millete hesap verememiş, dolandırıcılıktan sabıkalı kişilerin dikkatleri başka yöne tevcih etme teşebbüsü dün olduğu gibi bugün de akim kalacaktır.
İhlas Grubu’nun ne halk ne de yatırımcı nezdinde bir itibarı var… Bunların piyasaya taktığı borçları ve diğer batıklarını bilenler biliyor. Borçları ödemek için adres gösterdikleri pazarlama şirketlerinin içinin boş olduğu Gümrük ve Ticaret Bakanlığı raporları ile sabit. İktidar payandası kırıldığında hâk ile yeksan olacaklar. İhlas Holding’in Borsa İstanbul’da işlem gören (en fazla manüplasyon yapılan) şirketlerinin hisse fiyatının senelerdir defter değeri altında.
AMERİKA VE FRANSA’DA LÜKÜS HAYAT!
Amerika ve Fransa’da yaşadığı lüküs hayattan kareleri sosyal medyada paylaşan Mücahid Ören evvela İhlas Finans mağdurlarıyla yüzleşsin, onlara borcunu ödesin. Dil uzattığı cemaat, devlet imkânları ile batırılmak istenen Bank Asya’yı ayakta tutmak için tarihe geçecek kadar şanlı bir direniş sergiledi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) lisansını iptal ettiği 20 Temmuz 2016’da Bank Asya’nın kasasında 3,5 milyar civarında mevduatı ve 1,3 milyar TL sermayesi vardı. Yani sapasağlamdı. Zorbalıkla kapatılmıştı. Bank Asya’yı kurtararak Türkiye ekonomisine de sahip çıkan ortaklar, memurlar, ev hanımları ve esnaflar ‘terör örgütü üyesi olmak’ gibi akla ziyan bir ithamla karşı karşıya.
Varsın iktidarın vehim ve zanlarını hüccet kabul eden savcılar bu minvalde iddianame müsvetteleri yazsın. Adalet er ya da geç tecelli ettiğinde görülecek ki AKP, faizsiz bankacılığın lideri Bank Asya’yı hukukî ve malî mesnetten mahrum bir kararla kapattı. Bir tarafta topladığı mevduatı holding şirketlerine aktardığı için batan ve 15 senedir borcunu ödemeyen İhlas Finans, diğer tarafta son gününe kadar bütün taahhütlerini yerine getirdiği halde zorla kapatılan Bank Asya. İkisi de AKP’nin eseri. Şükür ki ilk şıktaki insanlara beraber değiliz.
ERDOĞAN O SÖZÜNÜ UNUTMADIYSA…
AKP de Mücahid Ören ve onun kiralık kalemleri de zannetmesin ki mazlumun ahı onları bulmayacak! Henüz iktidar koltuğuna oturmadığı günlerde Erdoğan’ın ifade ettiği gibi “Mazlumun ahı titretir arşı.”
İnternette mevzuyu tahkik ederken rastladığım bir mağdurun şu sözlerini
İhlas Finans mağduriyetinden mesul herkes bir kere daha okumalı: “‘Arkadaşlar ben de bu İhlas’taki insana benzeyen … mahlukların biraz olsun vicdanları var sanıyordum. Maalesef yanılmışım. Bunlar olsa olsa aç gözlü birer ……. Beni de kandırdılar. Hakkımı helal etmiyorum. Allah’ın en acı ve büyük gazabına uğrasınlar.”
Dün ‘ak’ dediklerine bugün ‘kara’ diyenlere söz anlatmanın nafile olduğunun farkındayım. Mamafih bu sözlerden sonra belki intibaha gelirler ümidi ile bu sözleri tekrar hatırlattım. Gerisi onlara kalmış…
(TR724)