Yeni bir ortak yaşam ütopyası için başlangıç noktası

Bekir Ağırdır (*)

Geldiğimiz noktada, toplumun hukukun üstünlüğüne olan inancı, ortak geleceğe olan güveni düşüyor, ortak yaşama iradesi eksiliyor. Hak arama taleplerinin ve örgütlenme oranlarının düşük oluşu, bazı şoven kıpraşmalar, Suriyelilere ve kendinden farklı olana düşük tolerans, kırmızı ışıklarda geçmek, emniyet şeritlerine yığılmak, ruhsata aykırı inşaat yapmak gibi zaaflarına bakarak her şeyin sorumlusu olarak toplumu görmek doğru değil.

Tam aksine, yeni bir hayatı inşa edebilmenin ön koşulu topluma güvenmek.

Yeniden bir ortak ufuk, bir arada yaşam ütopyası inşa edebilmenin yolu, bunu siyaset marifetiyle başarabilmenin ön koşulu toplumsal uzlaşmalar üretmekten geçiyor. Onur duyarak bu ülkenin yurttaşıyız diyebileceğimiz bir nizamın ön koşulu her birimizin kendi kimliği, inancı, dili, hayat tarzı, siyasi tercihi, farklı fikriyle ayrımcılığa uğramadan, kayırmacılığa yaslanmadan, bir arada yaşayabilmesinin koşullarını oluşturabilmek.

Bunları başarmak istiyorsak iki ön kabulü herkesin içselleştirmesi lazım. Birincisi bu toprakların ve bu toplumun ortak geleceğine inanmak, ikincisi de bu toprakların insanlarının kendilerine dair kararları verebilecek olgunlukta olduğuna inanmak.

Eğer muhalif siyasi aktörler bu gidişatı değiştirmek, ülkenin yönetimindeki, yargısındaki, ekonomisindeki çöküşü tersine çevirmek istiyorlarsa önce topluma güvenmeliler. Bir sloganla, bir araştırmanın vereceği ipucuyla, bir danışmanın, iletişimcinin icat edeceği sihirli bir formülle toplumu manipüle edemeyeceklerini anlamaları gerek. Gelecek için düşündüklerini sloganlar ve vaatler halinde topluma püskürtmek yerine toplumu dinlemeyi, ihtiyaç ve talepleri öğrenmeyi, topluma güvenmeyi ve yeniden toplumla siyasetin karşılıklı güvenini inşa etmeyi öncelemeliler (…)

(*) https://t24.com.tr/yazarlar/bekir-agirdir/vatandasin-beyanina-guven-esastir,32445