Türkiye’deki hukuksuzluklar Strazburg’da yankılandı: “Geciken adalet, adalet değildir”

Adalet Buluşması’nın dördüncüsü Strasbourg’taki Avrupa Konseyi’nin önünde gerçekleştirildi.

Türkiye’deki insan hakları ihlallerine dikkat çekmek için düzenlenen ‘Adalet Buluşması’nın dördüncüsü Strasbourg’taki Avrupa Konseyi’nin önünde gerçekleştirildi. Etkinliğe 2 binin üzerinde hak savunucusu katıldı.

Merkezi Avrupa’da bulunan Peacefull Actions Platformunun düzenlediği adalet buluşması bu yıl da “herkes için adalet” teması çerçevesinde gerçekleştirildi. Geçen yıl Avrupa Konseyi’ne “Yalçınkaya kararı uygulansın” çağrıda bulunan KHK’lılar, Konsey’den inisiyatif almasını, Yalçınkaya, Kavala ve Demirtaş kararlarının Türkiye tarafından geciktirmeden uygulanmasını talep etti. Ayrıca hala Türkiye’de Yalçınkaya kararına rağmen insanların kanunsuz suç ve ceza uydurularak hapse atılmasının önüne geçilmesini istedi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önünde yapılan 4. Strazburg Adalet Buluşması, Türkiye’deki hukuksuzluklara dikkat çekerek AİHM’yi daha etkili kararlar almaya çağırdı.

AP PARLAMENTERLERİ DE DESTEK VERDİ

Etkinliğe Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden parlamenterler ve insan hakları savunucuları katılarak önemli mesajlar verdi.

AKPM Fransa milletvekili Emmanuel Fenandes, İspanya milletvekili Laura Castel, Belçika milletvekilleri Benjamin Dalle ve Christophe Lacroix, Fransa Milletvekili Sandra Regol, Almanya milletvekili Vinzenz Glasser yaptıkları konuşmalarla programa damga vurdu.

Milletvekilleri, annesi tutuklandıktan sonra kardeşlerine bakmak zorunda kalan ve üç ay önce hayatını kaybeden 15 yaşındaki Sümeyra Gelir, tutuklu belediye başkanı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere her kesimden Türkiye’deki birçok hukuksuzluğa dikkat çekti.

AVRUPA’DAN GÜÇLÜ DAYANIŞMA MESAJLARI

Avrupa Parlamentosu Üyesi Kathleen Van Brevent, Türkiye’deki demokrasi ve insan hakları mücadelesine açık destek vererek, “Sizi Türkiye’de görüyor ve duyuyoruz. Yanınızdayız” dedi. Aynı zamanda Avrupa Sosyal Demokratlar Başkan Yardımcısı olan Van Brevent’in sözleri, katılımcılar tarafından uzun süre alkışlandı.

İspanyol Parlamenter Laura Castel, etkinlikte yaptığı konuşmada cezaevinde annesinin yerine küçük kardeşine bakmak zorunda kalan ve hayatını kaybeden Sümeyye’nin hikâyesini hatırlatarak, “Geciken adalet, adalet değildir” vurgusunda bulundu.

Fransız Parlamenter Emanuel Fernandez ise Türkiye’de özellikle son yıllarda artan hak ihlallerine dikkat çekerek, “Biz sizinle olmaya devam edeceğiz” mesajını verdi.

TÜRKİYE’DEKİ DURUM KRİZ NOKTASINDA

Avukatlara Yönelik Saldırıları İzleme Komitesi Eş Başkanı Stuart Russel, Türkiye’nin insan hakları yükümlülüklerini ihlal ettiğini belirtti: “Artık bu durum bir kriz noktasıdır. Türk hükümeti, avukatlara ve hukukçulara yönelik baskılara derhal son vermelidir.”

Paris Barosu İnsan Hakları Avukatı Anais Lefort ve Hollandalı gazeteci Ewout Klei de etkinliği yerinde takip etti. KHK mağdurlarına destek olmak için Strazburg’a gelen ikili, Avrupa kamuoyunun bu mücadeleye sessiz kalmaması gerektiğini ifade etti.

SESSİZLERİN SESİ: MAĞDURLAR STRAZBURG’DAYDI

İnsan hakları ihlallerine doğrudan maruz kalmış birçok kişi de AİHM önündeydi. Tanıklıkları, Türkiye’deki adaletsizliğin kişisel hikâyelere nasıl dönüştüğünü bir kez daha gösterdi.

KHK’lı Hâkim Sevda Güven, cezaevinde hayatını kaybeden eski Emniyet Müdürü Zeki Güven’in eşi olarak söz aldı: “Sesi olmayanların sesi olmak, hak ve hukuk mücadelesinde saf tutmak için buradayım.”

Demet Oğuz, gazeteci eşi Mehmet Kamil Oğuz’un cezaevinde gördüğü baskılar sonucu kansere yakalandığını ve hayatını kaybettiğini söyledi: “Bu acıların artık son bulması için buradayım.”

Bekir Berk Görmez, ihraç edilen eşi Fatma Görmez’in sağlık sorunları, oğlunun vefatı ve kendi cezaevi sürecini anlattı. Oğlunun cenazesine kelepçeli katıldığını belirten Görmez, “Adalet sadece bir kavram değil, yaşama hakkımızın da teminatıdır” dedi.

Zeynep Şakrak, hamileyken tutuklandığını ve 4 ay cezaevinde kaldığını ifade etti: “Yıllar geçti ama zulüm bitmedi. Bugün adalet için buradayım.”

İlahiyat öğrencisi Müleyke, 5 yıl önce cezaevinde çıplak aramaya maruz kaldı. Bugün İzmir’de gözaltına alınan öğrenciler için Strazburg’a geldiğini söyledi: “O gün ben susmuştum, bugün onlar için buradayım.”

ÇOCUKLAR CEZAEVİNDE BÜYÜMESİN

Etkinlikte çocukların yaşadığı travmalar da unutulmadı. Henüz 3 aylıkken annesiyle cezaevine giren Bahar gibi birçok çocuk, hayatının ilk yıllarını parmaklıklar ardında geçirdi. Katılımcılar, “Çocuklar cezaevinde büyümesin!” çağrısını yineledi.

“Ben, sizin ‘Kara Efe’ diye tanıdığınız Ahmet Burhan Ataç’ın babasıyım,” diyerek söz alan baba, oğlunu kaybettiğini, ama mücadeleyi sürdürmek için Strazburg’da olduğunu söyledi: “O gün siz benim yanımdaydınız. Şimdi sıra bende. Binlerce insan için AİHM’deyim.”

TANINMIŞ İSİMLERDEN ‘HUKUK’ ÇAĞRISI

Programda ayrıca gazeteci Erkam Tufan Aytav, yazar Hilal Nesin, NBA eski oyuncusu Enes Kanter, Paris Barosu İnsan Hakları Avukatı Anais Lefort, Fransız insan hakları aktivisti Valerie Thatcher, Norveçli eski siyasetçi ve yazar Odd Anders With, Norveçli Kilise Diyalog Merkezi yöneticisi Dag Aakre, konuşmalarıyla demokrasi, özgürlük ve insan hakları temelli bir dünyaya işaret etti.

ADALET DUVARI KONUŞTU

Etkinlik alanında oluşturulan “Adalet Duvarı”, yüzlerce mağdurun yaşadıklarını yazdığı bir sembole dönüştü. Her kelime, bir acıyı, bir umudu, bir direnişi temsil etti.

“Duvarların dili olsa, burada yazılan her şeyin arkasındaki kararlılığı anlatırdı,” diyen katılımcılar, susturulan adaletin yerine duvarları konuşturdu.

AİHM BAŞKANI’NA, AVRUPA KONSEYİ VE İNSAN HAKLARI YETKİLİLERİNE MEKTUP

Barışçıl sivil toplum hareketi Peaceful Action Platform yetkilileri tarafından AİHM Başkanı Mattias Guyomar, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Alain Berset ve Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Michael O’Flaherty’ye hitaben mektup yazıldı.

Avrupa’daki 16 dernek logosu ve özellikle altı insan hakları derneği temsilcilerinin adının ve imzasının yer aldığı mektuplarda, Türkiye’de özellikle 2016’dan bu yana ciddi insan hakları ihlalleri olduğunu, bu ihlallerin bazılarının AİHM ve BM yetkili organlarınca tespit edilip düzeltilmesi kararlarının çıktığı ifade edildi.