Uzun süredir Avrupa Birliği (AB) değerlerine aykırı davranmakla eleştirilen Macaristan hakkında Avrupa Parlamentosu’ndan (AP) önemli bir karar çıktı. AP, Macaristan’ın yönetim şeklini ‘seçimli otokrasi’ olarak tanımladı; ülkenin, AB’nin değerlerini sistematik olarak tehdit ettiğine ve ‘artık demokratik olarak yönetilmediğine’ karar verdi.
Bağlayıcı olmayan sembolik raporda ülkenin, temel demokratik normlara saygı gösterilmediği “hibrit bir seçim otokrasisi rejimi” olduğu kaydedildi.
DEMOKRATİK KURUMLARLA İLGİLİ ENDİŞE HAKİM
Söz konusu karar tasarısı AP Genel Kurulu’nda 433 lehte, 123 aleyhte ve 28 çekimser oyla kabul edildi. Ülkedeki seçim sisteminin işleyişinden yargı bağımsızlığına kadar birçok konuda endişenin aktarıldığı kararda, “Macaristan’da durum, birkaç yıldır yeterince ele alınmıyor. Birçok endişe devam ediyor. Bu esnada AB’nin imajı, etkinliği ve güvenilirliğini olumsuz etkileyen birçok yeni konu da ortaya çıktı” dendi.
Kararda ayrıca, ‘konseyde Rusya’ya karşı kısıtlayıcı tedbirlerin engellenmesinin AB için bir güvenlik sorunu oluşturduğu’ da belirtildi.
AP’den karara ilişkin açıklamada, ‘akademik özgürlük, din özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, LGBTIQ hakları da dahil olmak üzere eşit muamele hakkı, azınlıkların yanı sıra göçmenlerin, sığınmacıların ve mültecilerin haklarının da sorunlu olduğu’ ifade edildi.
“MACARİSTAN DEMOKRASİ OLMAKTAN ÇIKTI”
Fransız milletvekili Gwendoline Delbos-Corfield liderliğindeki rapor, “bir AB kurumunun, bir üye devletin bloğa katılmak için gerekli ön koşul olan uygun demokrasi olmadığını ilk kez ilan ediyor.”
Delbos-Corfield, Euronews’e verdiği demeçte, “Macaristan’daki durum önemli ölçüde bozuldu. Her yerde bozulma yaşıyoruz ve artık ülke demokrasi olmaktan çıktı.” dedi.
Raporda, Macaristan’ın yolsuzluk, kamu yönetiminde kayırmacılık gibi konularda ‘sınırlı’ önlem aldığı belirtiliyor.
AP’NİN KARARI BAĞLAYICI DEĞİL
AP’nin kararı bağlayıcılık taşımıyor. AP bu yolla, AB Konseyi’ni ‘Macaristan’ın, birliğin üzerine kurulduğu değerleri ciddi şekilde ihlal etme riskinin açık olduğunu kabul etmeye’ çağırıyor. AB Komisyonu da 15 Temmuz’da Macaristan’a basın özgürlüğü ihlali ve cinsel ayrımcılık gerekçesiyle AB Adalet Divanı’nda dava açmıştı.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban, basın özgürlüğünü kısıtlayıcı, yargı bağımsızlığını zedeleyen, yolsuzluğa yol açan, insan haklarını çiğneyen uygulamaları nedeniyle Belarus benzeri bir yönetim şekli kurmakla eleştiriliyor.
AB FONLARI YENİDEN İNCELENİYOR
Brüksel, bu noktada Macaristan’a verilen fonları inceleme altına aldı. Avrupa Komisyonu’nun bütçeden sorumlu üyesi Johannes Hahn, hükümetin demokratik standartları güçlendirmek ve yolsuzlukla etkin bir şekilde mücadele etmek için gerekli önlemleri uygulamaması halinde Macaristan’ın finansmanında yüzde 70’lik bir kesinti önerdi.
Macaristan, onaylanmış bir Covid-19 kurtarma planı olmayan tek üye ülke. Komisyon, 7,2 milyar Euro değerindeki hibe planına yeşil ışık yakılması karşılığında Budapeşte’den reform talep ediyor.
Parlamentonun raporunda, Komisyonun tüm hukuk devleti reformları yürürlüğe girene kadar kurtarma planını onaylamaktan kaçınması ve yasal ihlaller gerektirebilecek uyum projelerine fon sağlanmasını engellemesi çağrısında bulunuyor.
Macaristan her yıl, çoğu uyum projelerini destekleyen 6 milyar Euro’nun üzerinde AB fonu alıyor.