Dünyanın her yerindeki girişim sermayesi, ileride büyük kârlar getirebileceğini düşündüğü teknoloji şirketlerine yatırım yaparken, TC’nin mülkü olan Ziraat Bankası GSYO, simit yapıp satmaya talip!
Üstelik, Simit Sarayı’nın yurtdışında en pahalı caddelerde zincir lokantalar açmasını da bizler vergilerimizle finanse etmiştik, belki duymuşsunuzdur.
Sonuç olarak dükkânlarının kiralarını Türk halkına ödettikleri yetmiyormuş gibi şimdi işi yönetemedikleri için yaptıkları zararları da Ziraat Bankası’nın sırtına yıkmış olacaklar.
Büyük olasılıkla Ziraat Bankası, bu şirkete sonunu hesaplamadan bol keseden kredi vermiş, alacağını tahsil edemeyince hisselerini devralacak.
Bu tür işler durduk yerde olmaz.
Yani siz, ben ya da herkesin bildiği bir iş insanı Ziraat Bankası’ndan böyle bir iş için kredi alamayacağı gibi, zarar ettiği şirketini Ziraat Bankası’nın bir yan kuruluşuna da satmayı başaramaz.
Bunlar oluyorsa işin içine “üç harfliler” karışmış demektir.
Bu “üç harfli” kimdir, şu anda bilemiyoruz. Yakında kokusu ortaya çıkar.
Yazının tamamı T24’te yayınlanmıştır.