İzmir’de görülen son duruşmayla serbest bırakılan ve ardından ülkesine dönen ABD’li Pastör Andrew Brunson, ABC televizyon kanalına Türkiye’de tutuklu kaldığı süreci anlattı. Daha sonra 8 kişilik bir koğuşta 20 kişiyle birlikte kaldığını anlatan Brunson, koğuştaki diğer tutuklular için “Büyük kısmı Gülen hareketinin üyesi olmakla suçlanıyordu. Koğuş hayatı bir anlamda camide yaşamak gibiydi” dedi.
Türkiye’de geçirdiği yıllar boyunca herhangi siyasi faaliyette bulunmadığını ifade eden Brunson, “Türkiye’ye gitmemizin nedeni insanlara İsa Peygamberi anlatmaktı” diye konuştu.
BBC’nin haberine göre, Good Morning America (Günaydın Amerika) programına katılan Brunson, “Sanıyorum ki şu an Türkiye’de en çok nefret edilen insanlardan biriyim” dedi.
2016’da tutuklandıktan sonra günlerce hücre hapsinde tutulduğunu ifade eden Brunson, “Hapishanede tutulmak başlı başına zor bir durum. Başlangıçta günlerce hücre hapsinde tek başıma tutuldum. O günler çok zordu. O günlerde akli dengemi ancak saatlerce dua ederek koruyabiliyordum” dedi.
Daha sonra 8 kişilik bir koğuşta 20 kişiyle birlikte kaldığını anlatan Brunson, koğuştaki diğer tutuklular için “Büyük kısmı Gülen hareketinin üyesi olmakla suçlanıyordu. Koğuş hayatı bir anlamda camide yaşamak gibiydi” dedi.
Brunson, koğuşta geçirdiği aylar için ise dil farkı, kültür farkı ve din farkı nedeniyle kendisini çok izole hissettiğini söyledi.
FULL INTERVIEW: Freed American pastor Andrew Brunson opens up to @GStephanopoulos about life imprisoned in Turkey. Brunson was released after two years in captivity. https://t.co/YhqX4XavWb pic.twitter.com/Qml5leA8DA
— Good Morning America (@GMA) October 16, 2018
Fiziksel bir tehdit hissedip hissetmediğine yönelik soruya ise “Başta değil ancak sonradan ortaya atılan, PKK’yı desteklediğim gibi iddialar, birçok Türk’ü daha çok sinirlendirdi. Şu an sanırım Türkiye’de en çok nefret edilen insanlardan biriyim. Casuslukla, hükümeti devirmeye çalışan bir grubun üyesi olmakla, Kürt teröristleri desteklemekle suçlanıyordum. Ve son olarak da Başkan Trump’ın yaptırımları ardından ekonomik sorunlardan da ben sorumlu tutuldum”.
Sunucu George Stephanopoulos’un “Sadece kayıtlara geçmesi için soruyorum. Hiç, bir şekilde casusluk aktivitesinde bulundunuz mu ya da teröristlerle bir iletişiminiz oldu mu?” sorusuna Brunson, “Hayır, Türkiye’ye gitme nedenimiz insanlara İsa Peygamberi anlatmaktı ve bunu çok açıklıkla yaptık. Herhangi bir siyasi faaliyette bulunmadık” diye cevap verdi.
Programda Brunson’a ABD’ye geri döndükten sonra ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi de soruldu.
“Oval ofiste Başkan için dua ederken aklınızdan neler geçiyordu?” sorusuna Brunson “Öncelikle ben ve eşim tüm başkanlar için dua ediyoruz, sadece daha önce bunu Oval ofiste yapma şansını bulamamıştık. Oval ofise girmeden önce eşimle birlikte dua ettik ve fırsatım olursa ona güç vermesi için Başkan’ın yanında da dua edeceğimi söyledim. Başkan’ın, her başkan gibi, duaya çok ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz ve bu yüzden bize bu fırsatı vermesini istedik.” dedi.
“DAHA ÖNCE POLİSLE HİÇ SORUN YAŞAMAMIŞTIK”
Stephanopoulos, Brunson’a “Türkiye’de 20 yıl kaldınız ve 2016’da tutuklandınız. Bunların olabileceğini hissetmiş miydiniz?” diye de sordu.
Brunson “Açıkçası şoke oldum. Büyük oğlumuzun doğum gününde gözaltına alındık ve bu sınır dışı edilmemiz içindi. Daha sonra bize “ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğumuz için” tutuklandığımız söylendi. Kısa bir süre sonra bunun olağan olmadığını anladık. Konsolosluk yetkililerini görmemize izin verilmedi. 13 gün boyunca dışarıdan kimseyle görüşmemize izin verilmedi. Bu süre uzadıkça uzadı. Gerçekten şoke olduk çünkü 23 yılımızı Türkiye’deki insanlara İsa Peygamberi anlatarak geçirdik ve bunu gayet şeffaf şekilde yapıyorduk, polisle hiç sorun yaşamamıştık.” cevabını verdi.
BRUNSON “TÜRKİYE’Yİ HÂLÂ SEVDİĞİNİ” DE EKLEDİ.
Pastör Andrew Brunson 2016 yılında ‘terör örgütü adına suç işlemek ve casusluk’ iddialarıyla tutuklanmış ve cezaevine konmuştu. Hakkında hazırlanan iddianamede “örgüte üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek”le suçlanmıştı. Brunson’un tutukluluğu bu yıl Temmuz ayında ev hapsine çevrilmiş, 12 Ekim’deki duruşmada ise ABD’li Pastör serbest bırakılmıştı.
