YORUM | TARIK TOROS
Kibar Feyzo’yu izlemeyen yoktur.
1978 yapımı bir şaheserdir.
Yapımcı Ertem Eğilmez, yönetmen Atıf Yılmaz, senaryo İhsan Yüce.
Başrollerde: Şener Şen, Kemal Sunal, İlyas Salman, Adile Naşit.
Daha ne olsun.
***
Başlıktaki laf orada geçer.
“Maho Ağa” karakteri, ülkenin güneyindeki feodal sistemin tipik unsuru, prototip bir ağa.
Kibar Feyzo, bir maraba.
Bilo da ağanın yardakçısı.
***
Köye Ankara’dan resmi görevliler gelir, Ağa’nın su işi için.
Ağa, müdüre çevreyi dolaştırırken şöyle dert yanar:
-Valla buranın kahrını biz çekiyik işte.
-Efendim, 6 tane köyümüz var, hepsinin bütün ihtiyaçlarını temin etmişem.
-Başlık paralarını ben veriyrim, düğünlerini ben yapiyrim, kara sabandan öküzüne kadar her bişiy benden.
-Yani sizin anlıycanız beyim, sıkıntıyı biz çekiyik, onlar bey gibi yaşıyor ha..!
-Şu su işini halledersek biraz da bizim yüzümüz gülecek, efendim kaynak aha şu tepede.
***
O sırada müdür, tarlada Feyzo’yu görür.
Feyzo, sabana öküzün yerine kendini koşmuştur.
Kan ter içinde ağanın tarlasını sürmektedir.
Müdür, Ağa’ya bağırır:
-Bu ne rezalet Ağa! Bu devirde sabana insan koşulur mu. Hani sabanından öküzüne kadar veriyordun, bu mu bey gibi yaşamak?
***
Maho Ağa, “Vallaha haberim yoktur müdür beğim” diyecekken…
Yardakçısı Bilo kulağına yanaşır:
-Ağam bu itoğlu mahsus yapıyor Allahıma.
**
Hemen Feyzo’yu çağırtıp hesap sorar.
Feyzo anlatır saf saf:
-Öküzü Hacı Hüso elimden almıştır, Maho ağam. Başlık parasının taksidi eksikti de.
***
Müdür, Ağa’ya patlar:
-Hani başlık paralarını da sen ödüyordun ağa?
Sonra Feyzo’yu sorguya çeker:
Toprağın var mı?
-Marabanın toprağı mı olur beyim. Maho ağamızın toprağını işlirik.
Kaç para kazanırsın yılda?
-Para da nedir. Ağamız garnımızı doyuriy ya.
Sahiden doyuyor mu karnınız?
-Allah ağama zeval vermiye. Kursağımıza giren bi lokma ekmek varsa onu da ağamız veriyi.
***
Ağa’nın su işi güme gitmektedir.
Günah keçisi olarak yardakçısını paylar:
-Ula gel buraya, Allah belanızı versin. Kullarımın halını soruyorum, “eyidir eyidir”. Bak şu zavallı Feyzo’nun haline?
Sonra Feyzo’nun yanağını okşar:
-Niye bana haber vermiysin oğlum. Git benim evden iki tane öküz al. Borcun ne kadar yavrum senin? Feyzo’ya 6 bin lira verin lan.
Feyzo şaşkındır:
-6 bin mi? Bana mı veriysen ağam.
Sonra müdüre dönüp meşhur repliği patlatır:
-Ağam eğlenir benimle.
***
Tabi fatura ne Maho ağaya, ne Bilo’ya ne de Ankara’ya kesilir.
Köy meydanında ahali toplanır.
Feyzo falakaya yatırılır.
Ağa elinde sopa, Feyzo’nun çıplak ayaklarına vurdukça vurur:
-Ula yediğiniz ekmeğe hıyanetlik edersiniz ha..!
-Ula itoğlu, ocağıma işersiniz ha..
-İtibarımı düşürmek istersiniz ha..
***
Sonra Feyzo’ya yol verir:
-Kovuldun lo. S..tir git toprağımdan..!
Feyzo aşağıdan inler:
-Ayağımı çöz de gidem ağam.
***
Sahne hepi topu 3-4 dakika ya sürer ya sürmez.
Çocukluktan beri izleyip güldük.
Şimdi düşünüyorum da, hiç derinine inmemişiz.
Her bir saniyesi bilgece yazılmış, ustaca sahneye konmuş ve oynanmış bir filmdir Kibar Feyzo.
***
Maho Ağa, köylüleri…
“Puşt oğulları ula şurda 141-142 başsınız” diye aşağılarken…
Senarist esasen, Ceza Kanunu’nun solcuları mahkemelerde kırıp geçiren maddelerine atıfta bulunmaktadır.
Bunun gibi nice gönderme vardır.
***
Yukarıdaki sahne ise, şu an ülkenin durumunu, tam kırk sene önceden hicveden muhteşem bir öngörüdür.
Her satırdan bugüne izdüşüm yapabilirsiniz.
En etkileyicisi de sonuncu satır olsa gerek.
Ağa, ona göre isyan eden marabasını kovar kovmasına da, marabanın ayakları bağlıdır.
Şu anda açık cezaevine dönmüş öz yurdunda esir yüzbinlercesi gibi.
***
“Maho Ağa” karakterine bakıp sadece ülkeyi yönetenler gelmesin aklınıza.
Misal, şu günlerde medya devir teslimi oldu.
Doğan Medya, Demirören’e devredildi.
Özeti şu:
-Aydın Doğan, içindekilerle medyasını sattı.
-Sattığı kim? İktidarın başındakini “patronu” gören bir zavallı.
-Paranın kaynağı kamu bankası.
-Yani Doğan, halkın parasını cebine koydu, medyadan çıktı.
Halkın parasını çekip koca medya grubunu alan Demirören’in ise krediyi ödeyip ödemeyeceği meçhul.
Satış için “iki yıl geri ödemesiz” 10 yıl vadeli, düşük faizle kredi veren kamu bankası Ziraat, dün 22 ülkeden 1.44 milyar dolar yüksek faizle borç aldı.
Uzatmayayım.
Doğan, geçen gün medyasına veda etti.
Tüm çalışanlar da gözyaşları içinde uğurladılar.
“Yeni ağa” ise dün iş başı yaptı.
***
Hürriyet’in son nöbetçi yayın yönetmeni Fikret Bila demiş ki mesela, “Doğan ailesi çalıştıkları herkesi bu büyük ailenin bir parçası olarak görmüş, sorunuyla ilgilenmiş, dertlerini ve sevinçlerini içtenlikle paylaşmışlardır.”
Ertuğrul Özkök demiş ki, “Aydın Bey adalet ve merhamet arasında hep o dengeleri çok hassas şekilde bulan patron olarak bize her gün dersler verdi. Aydın Bey iyi bir patron.”
***
Kibar Feyzo’nun kulakları çınlasın, vesselam.
(TR724)