Bir haber gözüme ilişti bugün…
Saraydaki Şahıs, Afrika’ya bir daha gidecekmiş. Afrika’nın doğusundaki üç ülke olan Tanzanya, Madagaskar ve Mozambik’e gitmesinin sebebi, oradaki okulları gasp etmek…
Bu, Afrika’nın 49 ülkesindeki okulları ele geçirmek için yaptığı kaçıncı tur bilmiyorum…
Başından beri Afrika kıtasını gözüne kestirmiş durumda…
Dün Washington Post gazetesi başta olmak üzere bir çok yayın organında bir haber vardı. Arnavutluk’taki bir okulda, bir öğretmen sınıfta öğrencilere IŞİD propagandası yaptığı için tutuklanmış. Bu kimin okulu biliyor musunuz? Saraydaki Şahsın, burada açtırdığı bir okul… Kendisi ve adamları gitmişler, açılışını yapmışlar, devletin imkanlarını seferber etmişler bu okul için… Dünya bu zihniyeti tanıyor. Suriye’deki terörist gruplarla ilişkilerini herkes biliyor.
Bir bahaneyle bu ülkelere gidiyor ve gündemi hep aynı: Okulları kapattırmak veya ele geçirmek…
Bugüne kadar gittiği bir çok Afrika ülkesinde, devlet başkanları tarafından terslendi. Ama, Türkiye’de yaptığı yıkım yetmiyormuş gibi, bütün kara propaganda gücünü seferber ederek bu yıkıcı faaliyetine sınır ötesinde de devam ediyor.
1992’den beri, dünyanın yedi kıtasında açılmış bu okullar yüz binlerce öğrenci yetiştirmiş. Bulabilirseniz, Georgetown Üniversitesi öğretim üyesi, emekli büyükelçi David Shin’in Afrika’nın 49 ülkesindeki okulların hikayesini anlattığı “Hizmet in Africa” (Afrika’da Hizmet) kitabını okumanızı tavsiye ederim.
Kitabında şunu söylüyordu David Shin:
“Afrika ülkelerinin çoğunda daha Türkiye’nin büyükelçiliği yokken bu okullar açıldı. Erdoğan, daha sonra Cemaat’i taklit ederek Afrika’ya girmeye çalıştı. Bu okullara karşı savaş açacak, ama başarı şansı yok. Çünkü bu okullar yıllardan beri Afrika’ya kök salmış…”
Güney Afrika’da, Fas’ta, Kenya’da, Etyopya’da, Tanzanya’da, Nijer’de bu okulları görme imkanı buldum. Bu okulların koridorlarında ve sınıflarında, siyah Afrikalı çocuğun gözündeki parıltıya şahit oldum.
2008 yılında Büyük Sahra Çölü’nün altındaki Nijer’de bir üniversite rektörünün söylediği şu söz hiç aklımdan çıkmıyor:
“Bu okulları açanları bize Allah gönderdi. Onun için önce Allah’a, sonra onlara teşekkür ediyoruz. Onlar Siyah Afrika’ya gelen yeni beyaz adamlar…”
Sadece Afrika mı?… Orta Asya, Balkanlar, Irak coğrafyası, Afganistan ve Pakistan coğrafyası… Vietnam, Kamboçya, Avustralya, Yeni Zellanda, Filipinler, Endonezya ve Malezya…
Yedi kıta, 175 ülke…
Saraydaki şahıs ve adamları, onca servetlerine rağmen, üç yıldır dünyanın hiçbir ülkesinde, bu okullar ayarında bir tane bile okul açamadılar. Halbuki, gittiği her ülkede, “Siz bunları kapatın, ben daha iyisini açarım” diyordu Saraydaki Şahıs…
Bu sefer kara propagandanın yönünü değiştirdi ve “Bunlar terör örgütü, çocuklarınız terörist olacak, okulları bize devredin” demeye başladı.
Şimdi, üç Afrika ülkesine bir daha bunun için gidiyor.
Devletin parasıyla “Maarif” adını verdiği bir bir vakıf kurmuş, bu vakıfla dünyada gasp turları yapıyor.
Ama şunu unutuyor. Dünya, Türkiye’den büyük ve dünyada 7 milyar insan var.
Kim terörist, kim değil; hangi zihniyet terör üretiyor; bütün dünya bunun farkında…
Dün Washington Post gazetesi başta olmak üzere bir çok yayın organında bir haber vardı. Arnavutluk’taki bir okulda, bir öğretmen sınıfta öğrencilere IŞİD propagandası yaptığı için tutuklanmış.
Bu kimin okulu biliyor musunuz? Saraydaki Şahsın, burada açtırdığı bir okul… Kendisi ve adamları gitmişler, açılışını yapmışlar, devletin imkanlarını seferber etmişler bu okul için…
Dünya bu zihniyeti tanıyor. Suriye’deki terörist gruplarla ilişkilerini herkes biliyor.
Ve dünyada vicdan sahibi her insan şunu da biliyor:
1992 yılından beri dünyanın 175 ülkesindeki faaliyet gösteren 1400 okulun bir tanesinde bile bir terör propagandası olayı yaşanmadı. Dünyanın en zor coğrafyalarında yıllarca faaliyet göstermelerine rağmen… Ve bu okullardan bir tane terörist yetiştiğine kimse şahit olmadı.
Güneş balçıkla sıvanmaz.
Gerçekler er ya da geç ortaya çıkar.
Kimin terörist olduğunu ve terörist yetiştirdiğini de herkes görecek.
https://www.youtube.com/watch?v=GxRBIwyxCHc
Erdoğan’ın Maarif- TİKA işbirliği ile Arnavutlukta açtırdığı okulun öğretmeninin Işid propagandası yapması nedeniyle tutuklanması hem Arnavutluk hem de Dünya medyasında geniş yer aldı.