Türkiye ile İsrail arasında varılan mutabakata ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “20 milyon Dolar’a Türkiye’nin özgürlüğü, iradesi, saygınlığı İsrail’e satıldı. İsrail’in Gazze üzerindeki egemenliğini Türkiye tanımış oldu. Bunlar da Müslüman geçiniyor değil mi? Bunlar Türkiye’nin çıkarlarını savunuyorlar değil mi? Öyle anlaşıldı ki Bunlar kendi, ailelerinin çıkarları için yeri geldiğinde Türkiye’yi de satarlar ve sattılar. Tam bir teslimiyet anlaşması” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Yakasına Srebrenitsa’daki kadınların gönderdiği Srebrenitsa çiçeği takan Kılıçdaroğlu, “Srebrenitsa’da bir katliam gerçekleşti. Üstelik Avrupa’nın göbeğinde. Binler kadın, genç öldürüldü. Bu vahşete bütün Avrupa tanık oldu. Bu acıyı paylaşıyoruz. Bir soykırımın Avrupa’da yaşanması büyük bir acı. Milletvekili arkadaşlarımı diğer arkadaşlar da gitti acılarını paylaştılar. Türkiye’de farklı görüşlerimiz olabilir. Ama Türkiye bir yürek olarak sizin yanınızda sizin acılarınızı paylaşıyor ve asla unutmayacağız” diye konuştu. Yargı bağımsızlığına vurgu yapan Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: “Yargının siyasallaşması en büyük tehlike. Adaletin bağımsız olması gerekir. Aksi takdirde, adalet dağıtmayarak iktidardakilerin sopası işlevini görür. Amaç ne? Niçin Yargıtay, Danıştay üyeleri görevden alınıyor. Yerine başkaları atanacak çünkü yargıyı, yürütme organının emrine almak istiyorlar. Bir yerlerden talimat alacak yargı. Ona göre karar verecek.
YARGIYI, “BENİM YERİMDE SARAYDAKİ OLSAYDI NASIL DÜŞÜNÜRDÜ” HALİNE GETİRMEK İSTİYORLAR
Hitler döneminde Hans Michael Frank yargıçlara, şunu söylüyor; verdiğiniz her kararda önce kendinize şunu sorun; benim yerimde Führer olsa nasıl karar verirdin. Şimdi yapılmak istenen benim yerimde saraydaki olsaydı nasıl düşünürdü ben de onun talebi doğrultusunda karar vereceğim. Yargıyı bu hale getirmek istiyorlar. Bu Türkiye için tam bir felaket olur. Apar topar çıkarıldı. Gece yarılarına kadar çalışıldı. Darbe dönemlerinde bile yargı ile bu kadar oynanmadı.
“HAKİMLERE SESLENİYORUM. BİR DİKTATÖR BOZUNTUSUNUN TUTSAĞI OLURSANIZ TARİH SİZİ AFFETMEZ”
Gelen bilgiler iç açıcı değil. Saraydan hakimleri davet ediyorlar. Bazen sabaha karşı 3’te, 4’te. Hakimlere, soru soruyorlar elde etmeye çalışıyorlar. Vicdanı olan hakimlere sesleniyorum. Bir diktatör bozuntusunun tutsağı olursanız tarih sizi affetmez. Bu iş, çay toplama işine benzemiyor. Bu Türkiye’nin demokrasisi, geleceği ile ilgili. Kanuna karşı hile yapılmak isteniyor. Nasıl olsa geriye doğru çalışmaz deniliyor. Yargı kendi güvencesini, siyasetin bütün ayak oyunlarına rağmen korumalı. Aynı çukurun içine düşmemeli. Düşerse lekeyi kimse ayıklayamaz.”
“YARGI VERDİĞİ KARARDA KOCAMAN BİR SORU İŞARETİ BIRAKIYORSA ORADA YARGI YOKTUR”
Kılıçdaroğlu, “Siyasetçi, Muhsin Yazıcıoğlu, helikopter ile giderken bir kaza oldu öyle deniyor. Helikopter düştü. Yazıcıoğlu ve beraberindekiler öldü. Davalar açıldı. Sonunda takipsizlik … Dosya kapatıldı. Kaza olduğunda arama kurtarma ekipleri kazanın olduğu yerden 115 kilometre ötesinde arama yapıyordu. Aklın mantığın alacağı şey değil. Hepsinin yanında cep telefonu var. Tespit edilebilirdi. Helikopterde beyin denilen kısım sökülüp alınmış, yok. Kimlerin aldığı belli değil. Devlet Denetleme Kurumu, “Ağır bir kamu hizmet kusuru ortaya çıkmıştır” diyor. Yargı verdiği kararda kocaman bir soru işareti bırakıyorsa orada yargı yoktur” ifadelerini kullandı.
“20 MİLYON DOLAR’A TÜRKİYE’NİN ÖZGÜRLÜĞÜ, İRADESİ, SAYGINLIĞI İSRAİL’E SATILDI”
Türkiye ile İsrail arasında varılan mutabakata ilişkin Kılıçdaroğlu, “20 milyon Dolar’a Türkiye’nin özgürlüğü, iradesi, saygınlığı İsrail’e satıldı. İsrail’in Gazze üzerindeki egemenliğini Türkiye tanımış oldu. Bunlar da Müslüman geçiniyor değil mi? Bunlar Türkiye’nin çıkarlarını savunuyorlar değil mi? Öyle anlaşıldı ki Bunlar kendi, ailelerinin çıkarları için yeri geldiğinde Türkiye’yi de satarlar ve sattılar. Tam bir teslimiyet anlaşması” dedi.
Türkiye ile İsrail arasında varılan mutabakata ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu eleştirilerine şöyle devam etti: “İHH itiraz edecek gibi oldu. Erdoğan, bağırdı fırçasını attı. “Yardım götürürken dönemin başbakanına mı sordunuz” dedi. Bunlardan tık yok. Bir yerden besleniyorsan oraya mahkum olursun. Vakıfsan beslenmeyeceksin yuları takarlar. Teslim oldular. Oysa izni Erdoğan vermişti. Büyük lokma ye, büyük söz konuşma. Büyük lokmanın çok daha ötesinde malı götürdüler. Ama ettikleri büyük lafların tamamının altında kaldılar. Tükürdüler, tükürdüklerini yalattılar.”
“GAZİANTEP ÖNLEM ALINMAZSA ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE CİDDİ TEHLİKELER İLE KARŞILAŞABİLİR”
Suriyelilere vatandaşlık verileceği tartışmalarına ilişkin Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: “6 milyon işsiz var. 17 milyon fakirimiz var. Suriyelilere karşı değilim, misafirimiz. Savaştan kaçıyorlar niye geldiniz diye hiç bir zaman söylemedik. Kimse Türkiye’de kalmak istemiyor. Demokrasisi gelişmiş ülkelere Avrupa’ya gideceğim diyor. Niye vatandaşlık veriyoruz? Gaziantep eğer önlem alınmazsa önümüzdeki süreçte çok daha ciddi tehlikeler ile karşılaşabilir. IŞİD’in yuvalandığı bir yerdir Gaziantep.
AVRUPA DERİN BİR NEFES ALDI. ARTIK KİMSE BİZE GELMEYECEK. TÜRKİYE VATANDAŞLIK VERİYOR
Bu açıklama ile Avrupa derin bir nefes aldı. Artık kimse bize gelmeyecek. Türkiye vatandaşlık veriyor. Niye yardım yapalım ki, nasılsa Türkiye bunları kabul etti. Suriye’de savaş sonrası onarıma bile Avrupa Birliği bu açıklamadan sonra katılmayabilir.
(SURİYELİLERE VATANDAŞLIK) TÜRKİYE’NİN SOSYAL DOKUSU BOZULACAK. GENLERİ İLE OYNANIYOR
Eğer bunları alırsanız Türkiye’nin sosyal dokusu bozulacak. Türkiye’nin açıkça genleri ile oynanıyor. Güvenlik sorunu var kimin mahzun, kimin terörist olduğunu kimse bilmiyor. Böyle bir açıklama için aklını peynir ekmek ile yemek gerekir. hangi gerekçe ile böyle bir açıklama yapılıyor.
BÜYÜK KENTLERDE GETTOLAR OLUŞACAK VE BU KAMPLAŞMALARA GERİLİMLERE YOL AÇACAK
Büyük kentlerde Gettolar oluşacak ve bu kamplaşmalara gerilimlere yol açacak. Daha geçtiğimiz günlerde Suriyelilere vatandaşımız çatıştı. Önümüzdeki günlerde çatışmalar çok daha farklı noktalara gidebilir. Bunlar devleti yönetemiyor. Strateji bile üretemezler.
REJİM KURGULAMAK İÇİN YAPIYORLARSA BU DA TÜRKİYE’YE VE BİZİM İNSANIMIZA KARŞI BİR İHANETTİR
Eğer bütün bunları Türkiye’de yeni bir rejim kurgulamak için yapıyorlarsa bu da Türkiye’ye ve bizim insanımıza karşı bir ihanettir. Başkanlığı getireceğim. Bunlar da bize oy verecekler diye bir arayış içindeyse bunun için yapılıyorsa bu Türkiye’ye ihanettir.
KOMŞUDA YANGIN VARSA ELİNDE BENZİN BİDONU İLE GİDİLMEZ. TIRLAR İLE SİLAH GÖNDERİLMEZ
Yapılması gereken elbette Suriyeli kardeşlerimizi kabul edeceğiz. Suriye’deki savaşın bir an önce bitmesi gerekir. Oraya silah göndermemeliyiz. Komşuda yangın varsa elinde benzin bidonu ile gidilmez. Tırlar ile silah gönderilmez. Müslüman Müslüman’a kırdırılmaz.
(SURİYELİLERE VATANDAŞLIK) İLLA YAPACAĞIM DİYORSAN, REFERANDUM YAPALIM HODRİ MEYDAN
TOKİ konutlarını vereceğim diyorsun. Suriye’de yanan, yıkılan evler var. AB’den yardım alarak onları yapalım. Hiç kimse dedesinin, babasının bulunduğu toprakları terk etmek istemez. Savaş nedeniyle zorunlu kaçış ne yapsınlar. Savaşın biterek onarılması lazım. zaten sonra Suriyeliler kendiler döner. İlla yapacağım diyorsan, o zaman gel kardeşim bir referandum yapalım şu millete soralım hodri meydan. Vatandaş Suriyeliye kızıyor. Bu yanlış. Suriyeliye niye kızıyorsun. Suriyeliyi başına musallat eden hükümete kızacaksın.”
