İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında gözaltı kararı çıkarılan gazeteci Tarık Toros, Twitter üzerinden bir açıklama yaptı. Hakkında bayram günü çıkarılan gözaltı kararını yandaş medyadan öğrendiğini belirten Toros, gizlilik kararı olduğu gerekçesiyle dosyanın avukatlarına bilgi verilmediğini kaydetti. Kararı keyfi ve siyasi olarak niteleyen Toros, bayram sabahı gözaltı kararı verilmesinin düşman ceza hukuku uygulaması olduğunu belirtti. Türkiye’de gazetecilik yapmasına izin verilmediği için bir süredir ailesi ile birlikte yurtdışında olduğunu açıkladı.
Toros, Twitter’dan yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Birkaç ay önce ekranlara veda edip, ailemle birlikte yurtdışına yerleştim. Her şerden bir hayır doğar. Şimdi uluslararası lisanda gazeteciliğimi sürdürmenin yollarına bakıyorum. Dünya çapında gazetecilik yapacağım. Sebep olanlar, kabuğumuzu kırmamıza yardımcı oldu, kendimize daha büyük hedefler koyduk. İstanbul’dan ne kadar ayrı kalacağımı bilmiyorum. Ne gurbetlik, ne hasretlik, ne kaçak, ne de sürgün duygusu! Sadece yeni bir hayata başlamanın heyecanı var. Yakın vadede ülkede durumlar normale dönecek eminim, ne çare ki sonraki hayatımı böyle planladım. Şunu demişler bunu demişler. Değer verdiğim bir avuç insan dışında, kimin ne dediği çok da fark etmiyor. İki buçuk senedir hakkımda söylenilmeyen, yazılmayan kalmadı. Ne cevap verdim, ne de dava ettim. Yemediğim küfür kalmadı, canımı sıkmadım. Kimseyi bloklamadım. Çirkinleşene çirkinleşmedim. Asla hakaret etmedim, Üslubum belli. Bazı eski mesai arkadaşlarımın incitici beyanları dahi kışkırtmadı beni. Sağ olsunlar. Kişi ektiğini biçer, dünya böyle bir yer. İstikametten ayrılmamak esastır. Hakkımda ne bulacaklar? Yazıp çizdiklerimden, ekranlarda ettiğim laflardan başka icraatım yok. Yönettiğimiz medya şirketlerinde en ufak şahsi tasarrufumuz olmamış. Evrensel kriterler, anayasal sınırlar belli, o dairede çalıştık. Bir şey bulsalar, bulabilseler, bin kere önüme koyarlardı. Şükürler olsun. Nefes aldığım sürece en iyi bildiğim işi yapmaya devam edeceğim. Genç yaşlardan beri düstur edindiğim iki temel prensiple; devlette çalışmam, siyasete bulaşmam. Gazeteciyim, vesselam.”