AB Komisyonu’nun 4 Mayıs’ta açıklayacağı vize muhafiyeti değerlendirme raporu için Türkiye’nin önünde 48 saat kaldı. Komisyon’un Türkiye için olumlu rapor bildirmesi bekleniyor.
Türkiye’nin Avrupa Birliği’nden (AB) en önemli beklentileri arasında yer alan vize muafiyeti konusunda kritik aşamaya gelindi.
Ankara, Türk vatandaşlarına Schengen Bölgesi’ne girişte vize serbestisi sağlanması için yerine getirilmesi şart olan kriterleri karşılamak için zamana karşı yarışıyor. AB Komisyonu’nun 4 Mayıs’ta açıklayacağı değerlendirme raporunda vize muafiyeti konusunda olumlu öneride bulunması için önümüzdeki 48 saat belirleyici olacak.
TBMM’nin milletvekilleri arasında yaşanan olaylar nedeniyle bugüne (pazartesi) kadar tatil edilmesi, vize muafiyeti için gerekli olan 72 kriteri karşılamak için bazı yasal düzenlemeleri yetiştirmeye çalışan Türkiyeaçısından fren etkisi yarattı. Ankara, 4 Mayıs’a kadar kaybettiği zamanı telafi edip kalan düzenlemeleri yetiştirmeye çalışacak. AB Komisyonu yetkilileri Türkiye’nin şu aşamada 60 kriteri karşıladığı görüşünde. Özellikle geçen hafta sonundan TBMM tatil edilene kadar gösterilen performans da Brüksel’i etkilemiş gözüküyor.
FİİLEN 72 OLMAYACAK
AB Komisyonu’nun görüşünü açıklayacağı 4 Mayıs’a kadar 72 kriterin tamamının karşılanması fiilen mümkün olmayacak. Bu durum tamamen teknik nedenlerden kaynaklanıyor. Örneğin karşılanması gereken şartlardan biri Geri Kabul Anlaşması’nın (GKA) Türkiye tarafından tam olarak uygulanması.
Ancak GKA, 1 Haziran’da devreye girecek dolayısıyla bu maddenin 4 Mayıs’ta karşılanması söz konusu olmayacak. Fiilen 4 Mayıs’ta uygulanamayacak bir başka unsuru da Türkiye’nin karşılıklılık ilkesi çerçevesinde AB ülkelerine vize muafiyeti uygulaması oluşturuyor. Türkiye, AB ülkelerine vize muafiyetini kendi vatandaşlarına yönelik vize muafiyetinin hayata geçirilmesinin öngörüldüğü 30 Haziran’dan itibaren devreye sokma niyetinde. Türkiye fiilen karşılanması şu aşamada mümkün olmayan kriterleri zamanı geldiğinde karşılama konusunda güçlü taahhüt altına girdi ve bunu Brüksel’e resmen iletti.
İHTİYATLI İYİMSERLİK HAKİM
Brüksel ile Ankara arasında günlük düzenli temas trafiği yaşanıyor. Süreçte kaydedilen gelişmelerden Brüksel anında haberdar oluyor ve Türkiye’nin kriterleri karşılama performansı AB tarafından neredeyse anı anına kayda geçiriliyor. 4 Mayıs öncesindeki son iki günde Türkiye’nin hedefi, karşıladığı kriter sayısını 67-68 düzeyine yükseltmek olacak. Bunun sağlanması halinde AB Komisyonu’ndan olumlu öneri çıkacağı görüşü hâkim.
AB Komisyonu kanadında da ihtiyatlı bir iyimserlik söz konusu. Son iki günde süreci altüst edecek radikal nitelikli gelişmeler yaşanmaması ve Türkiye’nin kriterleri hedeflediği seviyeye yükseltmesi halinde AB Komisyonu’nun 4 Mayıs’ta vize muafiyeti için teknik nitelikli yeşil ışığı yakması öngörülüyor.
ÖNERİ HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
AB Komisyonu’nun “teknik olur”u Türk vatandaşlarına vize muafiyeti sağlanması açısından hayati önem taşıyor. Komisyon’un olumlu görüş bildirmemesi halinde sürecin ilerleyebilmesi mümkün değil. AB Komisyonu, Türkiye’nin vizeden muaf ülkeler listesine dahil edilmesini önermesi de sürecin bittiği anlamına gelmeyecek.
Vize muafiyeti hedefine ulaşılması için Avrupa Parlamentosu’nun ve üye ülkelerden oluşan AB Konseyi’nin siyasi onayı da gerekecek. Türkiye, siyasi onay sürecinin teknik süreçten daha sıkıntılı geçme potansiyelinin yüksek olması nedeniyle AB Komisyonu’nun “fay içermeyen” ve elinin güçlü olmasını sağlayacak bir öneride bulunmasına büyük önem veriyor.
Ankara, Türk vatandaşlarına Schengen Bölgesi’ne girişte vize serbestisi sağlanması için yerine getirilmesi şart olan kriterleri karşılamak için zamana karşı yarışıyor. AB Komisyonu’nun 4 Mayıs’ta açıklayacağı değerlendirme raporunda vize muafiyeti konusunda olumlu öneride bulunması için önümüzdeki 48 saat belirleyici olacak.
TBMM’nin milletvekilleri arasında yaşanan olaylar nedeniyle bugüne (pazartesi) kadar tatil edilmesi, vize muafiyeti için gerekli olan 72 kriteri karşılamak için bazı yasal düzenlemeleri yetiştirmeye çalışan Türkiyeaçısından fren etkisi yarattı. Ankara, 4 Mayıs’a kadar kaybettiği zamanı telafi edip kalan düzenlemeleri yetiştirmeye çalışacak. AB Komisyonu yetkilileri Türkiye’nin şu aşamada 60 kriteri karşıladığı görüşünde. Özellikle geçen hafta sonundan TBMM tatil edilene kadar gösterilen performans da Brüksel’i etkilemiş gözüküyor.
FİİLEN 72 OLMAYACAK
AB Komisyonu’nun görüşünü açıklayacağı 4 Mayıs’a kadar 72 kriterin tamamının karşılanması fiilen mümkün olmayacak. Bu durum tamamen teknik nedenlerden kaynaklanıyor. Örneğin karşılanması gereken şartlardan biri Geri Kabul Anlaşması’nın (GKA) Türkiye tarafından tam olarak uygulanması.
Ancak GKA, 1 Haziran’da devreye girecek dolayısıyla bu maddenin 4 Mayıs’ta karşılanması söz konusu olmayacak. Fiilen 4 Mayıs’ta uygulanamayacak bir başka unsuru da Türkiye’nin karşılıklılık ilkesi çerçevesinde AB ülkelerine vize muafiyeti uygulaması oluşturuyor. Türkiye, AB ülkelerine vize muafiyetini kendi vatandaşlarına yönelik vize muafiyetinin hayata geçirilmesinin öngörüldüğü 30 Haziran’dan itibaren devreye sokma niyetinde. Türkiye fiilen karşılanması şu aşamada mümkün olmayan kriterleri zamanı geldiğinde karşılama konusunda güçlü taahhüt altına girdi ve bunu Brüksel’e resmen iletti.
İHTİYATLI İYİMSERLİK HAKİM
Brüksel ile Ankara arasında günlük düzenli temas trafiği yaşanıyor. Süreçte kaydedilen gelişmelerden Brüksel anında haberdar oluyor ve Türkiye’nin kriterleri karşılama performansı AB tarafından neredeyse anı anına kayda geçiriliyor. 4 Mayıs öncesindeki son iki günde Türkiye’nin hedefi, karşıladığı kriter sayısını 67-68 düzeyine yükseltmek olacak. Bunun sağlanması halinde AB Komisyonu’ndan olumlu öneri çıkacağı görüşü hâkim.
AB Komisyonu kanadında da ihtiyatlı bir iyimserlik söz konusu. Son iki günde süreci altüst edecek radikal nitelikli gelişmeler yaşanmaması ve Türkiye’nin kriterleri hedeflediği seviyeye yükseltmesi halinde AB Komisyonu’nun 4 Mayıs’ta vize muafiyeti için teknik nitelikli yeşil ışığı yakması öngörülüyor.
ÖNERİ HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
AB Komisyonu’nun “teknik olur”u Türk vatandaşlarına vize muafiyeti sağlanması açısından hayati önem taşıyor. Komisyon’un olumlu görüş bildirmemesi halinde sürecin ilerleyebilmesi mümkün değil. AB Komisyonu, Türkiye’nin vizeden muaf ülkeler listesine dahil edilmesini önermesi de sürecin bittiği anlamına gelmeyecek.
Vize muafiyeti hedefine ulaşılması için Avrupa Parlamentosu’nun ve üye ülkelerden oluşan AB Konseyi’nin siyasi onayı da gerekecek. Türkiye, siyasi onay sürecinin teknik süreçten daha sıkıntılı geçme potansiyelinin yüksek olması nedeniyle AB Komisyonu’nun “fay içermeyen” ve elinin güçlü olmasını sağlayacak bir öneride bulunmasına büyük önem veriyor.