Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önünde en kötü sicile sahip ülke. 1959’da başlayan AİHM sistemine 1987’de girmesine rağmen, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin birden çok maddesini ihlal ederek hakkında verilen 4 bin 514 mahkumiyetle, 47 ülke arasında en çok hak ihlal eden ülke oldu. Türkiye’de devlet 30 yılda yurttaşlarının en çok şu üç hakkını ihlal etti: “Adil yargılama hakkı”, “Özgürlük ve güvenlik hakkı” ve “Mülkiyetin korunması hakkı”.
Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki (AİHM) karnesini kaleme aldı. Yazısında AİHM’in resmi istatistiklerini kullanan Ergin, Türkiye’nin 47 ülke arasında hak ihlallerinde en kötü sicile sahip ülke olduğunu ortaya koydu.
Ergin, yazısında hak ihlallerinde Türkiye ile rekabet eden tek ülke bulunduğunu, onun da Türkiye gibi sisteme sonradan, 1998’de giren Rusya olduğunu belirtiyor: “Rusya, içinde en az bir ihlal olan mahkûmiyet kararlarında 1834 kararla Türkiye’den hemen sonra geliyor. Üçüncülükte ise 1791 ihlal kararıyla İtalya var.”
İşte istatistiklerle Türkiye’nin hak ihlali sicili
Ergin’in “Türkiye ve AİHM Hak ihlallerinde Avrupa şampiyonuyuz” başlıklı yazısındaki istatistiki verilere göre Türkiye’nin insan hakları sicili:
– AİHM’nin kurulduğu 1959’dan 2016 sonuna kadar verdiği bütün kararların dökümünde, Türkiye, hakkında en çok karar verilen ülke.
– Tam 3 bin 270 karar çıkmış Türkiye hakkında ve bunlardan 2 bin 889’unda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin en az bir maddesini ihlal ettiğine hükmedilmiş.
– Mahkemenin hiç ihlal bulmadığı kararların sayısı yalnızca 73. Yani mahkemenin Türkiye’yi akladığı kararlar, toplam içinde ancak yüzde 2.
– Toplam 204 kararda “dostane çözüm”e gidilmiş ya da başvurular gündemden düşmüş.
– 104 karar ise “yetkisizlik” dahil “diğer kararlar” kategorisine giriyor.
– En az bir ihlal olan 2 bin 889 karar verilmiş olmasına karşılık, her bir kararda sözleşmenin birden çok maddesinden ihlal verilebildiğinden dolayı toplam ihlal sayısı 4 bin 514’e ulaşıyor.
– Bu 4 bin 514 ihlal içindeki yoğunlaşmada birinci sırada AİHS’nin altıncı maddesinde düzenlenen “Adil yargılama hakkı” ihlalleri geliyor.
– Sözleşmenin tutuklama esaslarına ilişkin “Özgürlük ve güvenlik hakkı” başlığını taşıyan beşinci maddesi otuz yıl içinde Türkiye’ye en çok ihlal verilen ikinci kategori. Tam 707 ihlal var bu başlıkta. Bu sonucun vatandaşların sıkça hukuk dışına çıkan usullerle tutuklanabildikleri, tutukluluğun cezaya dönüştüğü gibi bir dizi altyazısı var.
– İlginçtir ki, sözleşmenin “Her gerçek ve tüzelkişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır” diye başlayan “Mülkiyetin korunması hakkı”na ilişkin maddesi Türkiye’nin ihlal listesine üçüncü sıradan giriyor.
– “Soruşturma ve yargılamaların uzun sürmesi”, 586 ihlal ile dördüncü kategoriyi oluşturuyor.
– Beşinci sırada ise gerek “Yaşam hakkı” gerek “İşkence ve aşağılayıcı muamele yasağı”nı ilgilendiren vakaların “etkin bir şekilde soruşturulmamasından verilen ihlaller var. Buradaki 412 ihlal, Türkiye’de bu alanlardaki işlenen suçların üstünü örtme refleksinin, yani “cezasızlık kültürü”nün ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.
– Sıralama, “İşkence ve aşağılayıcı muamele” (314 ihlal), “Etkin itiraz hakkının bulunmaması” (268 ihlal), “İfade özgürlüğü” (265 ihlal), “Yaşam hakkı” (133 ihlal), “Özel ve aile hayatına saygı hakkı” (100 ihlal) şeklinde devam ediyor.
– Bu sıralamayı yaparken listede Türkiye’ye hiç ihlal verilmeyen başlıklar yok mu? Var… Üç başlıkta hiç ihlal almamış ülkemiz. “Aynı suçtan iki kez yargılanmama ve cezalandırılmama hakkı” başlığı altında hiç ihlal yok mesela. “Evlenme hakkı”ndan da hiç mahkûmiyet verilmemiş Türkiye’ye. Keza “Kölelik ve zorla çalıştırma yasağı”na ilişkin maddeden de…