Alman Sanayi ve Ticaret Odası’nın Dış Ticaret Raporu’na (DIHK) göre, Ankara ile Berlin arasında son dönemde yaşanan gerginliğin Türkiye ile ticaret yapan firmalarda tedirginlik oluşturduğu belirtildi. Die Welt gazetesinin, DIHK 2017 yılı Dış Ticaret Raporu’na dayandırdığı haberinde, Türkiye’nin uygulamalarının Alman firmalarında kaygıya yol açtığı belirtildi. Dış Ticaret Raporu’nda “Türkiye’de hâlihazırdaki siyasi durum tedirginliğe yol açıyor, bunun birlikte ticarette karşılaşılan engellerin sayısının artması ticari beklentilere gölge düşürüyor” ifadesi kullanıldı.
Haberde, Türkiye’de 6 bin 800’den fazla Alman firmasının faaliyette bulunduğu hatırlatıldı. Türkiye’ye ihracat yapan firmaların karşılaştığı güçlüklere örnek olarak gümrükte istenen belgeler gösterildi. Türkiye ile Avrupa Birliği arasında 1996 yılından beri Gümrük Birliği olmasına rağmen, Türkiye’ye ihracat yapan firmalardan ürünlerin serbest dolaşımda olduğunu gösteren A.TR belgesinin yanı sıra ürünlere ilişkin ek belgeler istendiği belirtildi. Eğer söz konusu ürünün ham maddesi Türkiye’nin serbest ticaret anlaşması imzalamadığı bir ülkeden geliyorsa, gümrük vergisinden muaf tutulmadığı öne sürüldü.
Ticarette kısıtlamalar ve artan korumacılık
DIHK’nın Dış Ticaret Raporu’unda Alman firmaların dünya genelinde ticarette artan kısıtlamalar ve korumacılıktan şikayetçi olduğuna dikkat çekildi. Raporda, “Firmaların uluslararası ticarette artan bir şekilde yerine getirilmesi gereken istekler, düzenlemeler ve kısıtlamalarla mücadele ettiğini” belirtildi. Raporda, özellikle gıda ürünleri ve sağlık alanında istenen yerel sertifikaların ve güvenlik taleplerinin ticareti frenlediği kaydedildi.
Raporda, bir çok firmanın dış ticarette karşılaştığı yeni düzenlemeler karşısında çaresiz kaldığına işaret edildi. DIHK Dış Ekonomik İlişkiler Başkanı Volker Trier, Sanayi ve Ticaret Odalarının gümrük ve dış ticaret hukukuna ilişkin verdiği danışmanlık hizmetinin 2016 yılında 410 bini aşmasının bu durumun bir göstergesi olduğunu belirtti.
Raporda, Türkiye’nin yanı sıra ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinden Fransa, İtalya ve Avusturya ile de sıkıntılar yaşandığı ifade edildi.
Haberde, Türkiye’de 6 bin 800’den fazla Alman firmasının faaliyette bulunduğu hatırlatıldı. Türkiye’ye ihracat yapan firmaların karşılaştığı güçlüklere örnek olarak gümrükte istenen belgeler gösterildi. Türkiye ile Avrupa Birliği arasında 1996 yılından beri Gümrük Birliği olmasına rağmen, Türkiye’ye ihracat yapan firmalardan ürünlerin serbest dolaşımda olduğunu gösteren A.TR belgesinin yanı sıra ürünlere ilişkin ek belgeler istendiği belirtildi. Eğer söz konusu ürünün ham maddesi Türkiye’nin serbest ticaret anlaşması imzalamadığı bir ülkeden geliyorsa, gümrük vergisinden muaf tutulmadığı öne sürüldü.
Ticarette kısıtlamalar ve artan korumacılık
DIHK’nın Dış Ticaret Raporu’unda Alman firmaların dünya genelinde ticarette artan kısıtlamalar ve korumacılıktan şikayetçi olduğuna dikkat çekildi. Raporda, “Firmaların uluslararası ticarette artan bir şekilde yerine getirilmesi gereken istekler, düzenlemeler ve kısıtlamalarla mücadele ettiğini” belirtildi. Raporda, özellikle gıda ürünleri ve sağlık alanında istenen yerel sertifikaların ve güvenlik taleplerinin ticareti frenlediği kaydedildi.
Raporda, bir çok firmanın dış ticarette karşılaştığı yeni düzenlemeler karşısında çaresiz kaldığına işaret edildi. DIHK Dış Ekonomik İlişkiler Başkanı Volker Trier, Sanayi ve Ticaret Odalarının gümrük ve dış ticaret hukukuna ilişkin verdiği danışmanlık hizmetinin 2016 yılında 410 bini aşmasının bu durumun bir göstergesi olduğunu belirtti.
Raporda, Türkiye’nin yanı sıra ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinden Fransa, İtalya ve Avusturya ile de sıkıntılar yaşandığı ifade edildi.