AKP Hükümeti’nin, Interpol üzerinden Erdoğan rejimi muhaliflerini yabancı ülkelerde tutuklatmasına Alman siyasiler sert tepki verdi. Alman politikacılar yazar ve aktivist Doğan Akhanlı‘nın İspanya’da Türkiye’nin talebi ile gözaltına alınmasının ardından Interpol’ün faaliyetlerinde değişikliğe gidilmesi çağrısı yapıyor.
Almanya’nın Köln kentinde yaşayan yazar ve insan hakları savunucusu Doğan Akhanlı‘nın cumartesi günü tatil için gittiği İspanya’da Türkiye’nin talebi ile gözaltına alınmasının ardından Alman politikacılar uluslararası polis teşkilatı Interpol‘ün faaliyetleri konusunda değişikliğe gidilmesi çağrısında bulunuyor. Diğer yandan İsveç’te yaşayan yazar Hamza Yalçın da bu ayın başında İspanya’da Türkiye’nin çıkardığı kırmızı bültenle Interpo aracılığı ile tutuklanmıştı.
“Türkiye’nin sevilmeyen bir muhalifi Avrupa’da bir ülkede tutuklatmak için Interpol’ü kötüye kullanmış olması endişe verici” diyen Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’nin Hristiyan Demokrat İçişleri Bakanı Herbert Reul, Rheinische Post gazetesine verdiği mülakatta, “Şimdi tüm Interpol mercileriyle benzeri bir durumun gelecekte nasıl önlenebileceğini gözden geçirmemiz gerek” dedi.
Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Boris Pistorius
Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre, aynı gazeteye konuşan Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Sosyal Demokrat Boris Pistorius ise “Interpol’ün self servis bir işletme” olmadığını, teşkilatın ve sözde suçluları teslim etmesi talep edilen ülkelerin gelecekte çok daha dikkatli olmaları gerektiğini kaydetti.
Sosyal Demokrat Parti Federal Meclis Grubu İçişleri Sözcüsü Burkhard Lischka da Interpol’ün Türkiye’den gelen her talebi özenle incelemesi ve uygulanıp uygulanmayacağını saptaması gerektiğini belirtti. Lischka, Funke Medya Grubu’nun gazetelerinde yayınlanan açıklamasında, Interpol’ün tüzüğüne göre, siyasi veya dini içerikli vakalarda teşkilatın devreye girmesinin açık bir şekilde yasak olduğunu hatırlattı.
“Etkili kontrol mekanizmalarına ihtiyaç var”
Funke Medya Grubu’na konuşan Yeşiller Federal Meclis Grubu Başkan Yardımcısı Konstantin von Notz, Türkiye gibi hukuk devleti standartlarına uyulmayan ülkeler ile işbirliğinde “etkili kontrol mekanizmalarına” ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Von Notz, Akhanlı vakasında “bir Almanya vatandaşının kırmızı bültenle gözaltına alınması söz konusu olduğunda Alman makamların daha önce devreye girmelerinin gerekip gerekmediği” sorusunun cevaplandırılması gerektiğini söyledi.
Sol Parti Federal Milletvekili Andrej Hunko ise Alman yetkililerin bu konuda bilgi sahibi olması gerektiğini belirtti ve Akhanlı’nın neden İspanya’ya seyahati öncesinde bilgilendirilmediğini sordu.
Akhanlı’nın avukatı: İspanyol yargısına güveniyorum
Alman vatandaşı yazar Doğan Akhanlı cumartesi günü tatil için gittiği İspanya’da gözaltına alınmış, ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Akhanlı, hakkında karar verilene kadar İspanya dışına çıkamıyor. Türk hükümetinin 40 gün içinde Akhanlı için İspanya’ya resmi bir iade başvurusu yapması gerekiyor. Alman hükümeti Akhanlı’nın Türkiye’ye iadesini ihtimal dâhilinde görmüyor. Akhanlı’nın avukatı İlias Uyar da bu konuda İspanyol yargısına güvendiğini söylüyor.
Uyar, “Önümüzde Türkiye’nin farklı görüşteki insanlara nasıl muamele ettiğine dair birçok örnek var. O nedenle İspanyol yargısının müvekkilimin böyle bir ülkeye iade edilmeyeceğinin bilincinde olduğunu düşünüyorum. Çünkü burada hayati bir risk söz konusu” diyor.
Almanya’nın Köln kentinde yaşayan yazar ve insan hakları savunucusu Doğan Akhanlı‘nın cumartesi günü tatil için gittiği İspanya’da Türkiye’nin talebi ile gözaltına alınmasının ardından Alman politikacılar uluslararası polis teşkilatı Interpol‘ün faaliyetleri konusunda değişikliğe gidilmesi çağrısında bulunuyor. Diğer yandan İsveç’te yaşayan yazar Hamza Yalçın da bu ayın başında İspanya’da Türkiye’nin çıkardığı kırmızı bültenle Interpo aracılığı ile tutuklanmıştı.
“Türkiye’nin sevilmeyen bir muhalifi Avrupa’da bir ülkede tutuklatmak için Interpol’ü kötüye kullanmış olması endişe verici” diyen Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’nin Hristiyan Demokrat İçişleri Bakanı Herbert Reul, Rheinische Post gazetesine verdiği mülakatta, “Şimdi tüm Interpol mercileriyle benzeri bir durumun gelecekte nasıl önlenebileceğini gözden geçirmemiz gerek” dedi.
Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Boris Pistorius
Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre, aynı gazeteye konuşan Aşağı Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Sosyal Demokrat Boris Pistorius ise “Interpol’ün self servis bir işletme” olmadığını, teşkilatın ve sözde suçluları teslim etmesi talep edilen ülkelerin gelecekte çok daha dikkatli olmaları gerektiğini kaydetti.
Sosyal Demokrat Parti Federal Meclis Grubu İçişleri Sözcüsü Burkhard Lischka da Interpol’ün Türkiye’den gelen her talebi özenle incelemesi ve uygulanıp uygulanmayacağını saptaması gerektiğini belirtti. Lischka, Funke Medya Grubu’nun gazetelerinde yayınlanan açıklamasında, Interpol’ün tüzüğüne göre, siyasi veya dini içerikli vakalarda teşkilatın devreye girmesinin açık bir şekilde yasak olduğunu hatırlattı.
“Etkili kontrol mekanizmalarına ihtiyaç var”
Funke Medya Grubu’na konuşan Yeşiller Federal Meclis Grubu Başkan Yardımcısı Konstantin von Notz, Türkiye gibi hukuk devleti standartlarına uyulmayan ülkeler ile işbirliğinde “etkili kontrol mekanizmalarına” ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Von Notz, Akhanlı vakasında “bir Almanya vatandaşının kırmızı bültenle gözaltına alınması söz konusu olduğunda Alman makamların daha önce devreye girmelerinin gerekip gerekmediği” sorusunun cevaplandırılması gerektiğini söyledi.
Sol Parti Federal Milletvekili Andrej Hunko ise Alman yetkililerin bu konuda bilgi sahibi olması gerektiğini belirtti ve Akhanlı’nın neden İspanya’ya seyahati öncesinde bilgilendirilmediğini sordu.
Alman vatandaşı yazar Doğan Akhanlı cumartesi günü tatil için gittiği İspanya’da gözaltına alınmış, ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Akhanlı, hakkında karar verilene kadar İspanya dışına çıkamıyor. Türk hükümetinin 40 gün içinde Akhanlı için İspanya’ya resmi bir iade başvurusu yapması gerekiyor. Alman hükümeti Akhanlı’nın Türkiye’ye iadesini ihtimal dâhilinde görmüyor. Akhanlı’nın avukatı İlias Uyar da bu konuda İspanyol yargısına güvendiğini söylüyor.
Uyar, “Önümüzde Türkiye’nin farklı görüşteki insanlara nasıl muamele ettiğine dair birçok örnek var. O nedenle İspanyol yargısının müvekkilimin böyle bir ülkeye iade edilmeyeceğinin bilincinde olduğunu düşünüyorum. Çünkü burada hayati bir risk söz konusu” diyor.