Romanya Haber

15 Maddede “Evet” Çıkarsa Neler Olacak?

[Veysel Ayhan, yazdı]

“Referandum sandığından ‘evet’ çıkarsa Türkiye’de tek adam yönetimi başlar” deniyor. Bu, boş bir söz.
Türkiye, 5 yıldan fazla bir zamandır zaten tek adam diktatörlüğüyle yönetiliyor.
Erdoğan’ın isteyip de yapamadığı tek bir şey oldu mu? Olmadı.
Başkalarının hatta AKP yöneticilerinin isteyip de Erdoğan’ın istemediği bir şey gerçekleşti mi? Gerçekleşmedi.
İstediği insanı hapse attı mı? Attı. İstediğini hapisten çıkardı mı? Çıkardı.
İstediği kanunu TBMM’den geçirdi mi? Geçirdi.
İstemediği başbakanı devirdi mi? Devirdi.
Anayasa’nın çoğu maddesini istediği gibi çiğnedi mi? Çiğnedi.
Böyle yüzlerce şey sayılabilir. O nedenle “17 Nisan’da ‘EVET’ çıkarsa tek adam yönetimi başlar”, boş bir söz.
Tek adam diktatörlüğü zaten var.
PEKİ “EVET” ÇIKARSA EKSTRA NE OLUR?
Erdoğan “demokrasi tramvayından ineli” yıllar oldu. Evet’in çıkması; onun hayal ettiklerini yapması ve Türkiye’yi tam bir sivil faşizme geçirmesi için halk onayı anlamı taşıyacak. Kafasında daha neler olduğunu bilemeyiz ama Saray kulislerinden açık kaynaklara sızanlar şunlar:
1- Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) parti olarak biter. Meral Akşener’e parti kurma imkanı verilmez. MHP’li muhalifler Meral Akşener, Sinan Oğan, Koray Aydın, ve Ümit Özdağ tutuklanır.
2- Halkların Demokratik Partisi (HDP) kapatılır. Tukuklanmayan diğer milletvekilleri içeri alınır.
3- Mecliste AKP dışında tek parti olarak  “Serbest Cumhuriyet Fırkası” kıvamında tek bir parti olarak CHP kalacak.
Can sıkan bazı CHP milletvekilleri Enis Berberoğlu, Mahmut Tanal, Eren Erdem ve Barış Yarkadaş tutuklanır.
4- Sözcü ve Cumhuriyet’e kayyım atanır. Mehmet Y. Yılmaz, Can Ataklı ve diğer tüm muhalif kalemler tutuklanır. Eski hesaplar açılır. Ertuğrul Özkök, Aydın Doğan ve kızları tutuklanır.
5- Tüm medya ve internet haber siteleri A’dan Z’ye Saray’a bağlanır.
6- Twitter kapatılır. Facebook tam bir kontrol altına alınır. Erdoğan ve AKP hakkında sosyal medyada tek bir eleştiri cümlesi yazılamaz. Telefonda konuşulamaz.
7- Avrupa Birliği (AB), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AHİM) ve Tahkim ile yapılmış anlaşmalar dondurulur, iptal edilir. Kuzay Kore gibi dünyaya kapılar kapanır.
8- Rusya Devlet Başkanı Putin yüz verirse NATO’dan çıkılır, Şanghay İşbirliği Örgütü’ne girilir.
9- Geçmiş yıllarda Erdoğan’ın canını az çok kim sıktıysa “yanına konulmaz”. Ahmet Davutoğlu, Bülent Arınç, Melih Gökçek, Sadullah Ergin, Hüseyin Çelik ve AKP’li yüzlerce isim tutuklanır.
10- İçe kapanmanın ekonomik yıkımını önlemek için İstanbul Boğazı, güney sahilleri ve Trabzon’daki dev arazi ve ormanlık alanlar, -Katar emirine helikopter ile gezdirilen yerler- yani Türkiye haritasının küçük dilimleri Katar’a, Dubai’ye ve bazı Arap prenslerine satılır, kiraya verilir.
11- Erdoğan’ın eskiden beri diş geçirmediği için hayıflandığı Koç ve Sabancı grupları başta olmak üzere onlarca dev holdinge kayyım atanır.
12- Eskiden Anadolu yakası bayisi olduğu Ülker’e, hala kendisine diz çöküp biat etmediği için el koydurur. Torku’ya satar.
13- Askeri şura beklenmeden tüm komuta kademesi değiştirilir. “Ne olur ne olmaz” diye TSK’da AKP’li olmayan laik, Atatürkçü tüm general ve subaylar kademeli olarak emekli edilir.
14- Silahlı kuvvetlerde stratejik konumlara SADAT üyesi emekli askerler tekrar silah altına alınarak yerleştirilir.
15- Erdoğan’ın karizmasını çizen, fiyakasını bozan Gezi direnişininin intikamı için proje derhal uygulamaya konur.
“HAYIR” ÇIKARSA NE OLUR?
Gelecek hafta bu saatlerde sonuç belli olacak. Eğer “evet” çıktıysa yukarıdaki maddeler Türkiye’nin gündemine girecek. Normal şartlar altında sandıktan “hayır” çıkması lazım. Tüm anketler ve Saray’ın telaşı bunu gösteriyor. CHP ve HDP sandığa sahip çıkarsa AKP sandık yolsuzluğu yapamaz. Geçmiş seçimlerde Cihan Haber Ajansı faktörü vardı. Anadolu Ajansının erken ilan ettiği provokatif sonuçlar boşa düşüyordu. Şimdi ise AA rakipsiz. AA’nın ilan edeceği sonuçlar muhaliflerin moralini bozmamalı, sandığı ve sayımı terk etmemeliler. Mansur Yavaş’ın kazandığı, Melih Gökçek’in resmen kaybettiği Ankara Belediye başkanlığı seçim sonuçlarının Efkan Ala marifetiyle gece yarısı nasıl değiştirildiğini unutmayalım.
Ama her şeye rağmen sandıktan “hayır” çıkarsa çok şey olur. Saray’ın kubbesi çatlar; adalet ve hukuk için ufukta umut ışığı belirir.
(tr724)