Bugün ‘Babalar Günü’. Yılın babası olmayı hakedenlerden biri de Kudret Erarslan. Zira o, down sendromlu kızı için damatsız, temsili bir düğün töreni düzenledi. Eraslan, “Evlatlarınıza masal anlatmakla yetinmeyin. Eğer isterseniz onların da masalı gerçek olur.” diyor.
Türkiye onu down sendromlu kızına yaptığı damatsız temsili düğünle tanıdı. Somalı emekli maden işçisi Kudret Erarslan (62), kızı Yasemin’in(29) gelinlik giyme hayalini gerçek bir düğünü aratmayacak şekilde gerçekleştirdi. Baba Erarslan, kızının mutlu olması için salon tuttu, davetiye bastırdı ve pasta hazırlattı. Düğünden bir gün önce kına gecesi yapıldı. Düğünde kızıyla ilk dansı yapan Eraslan, bir baba olarak evladının mutluluğunu dünyalara değişemeyeceğini belirtiyor ve anlatıyor: “Ben kızımın masalını gerçekleştirmek için yola çıktım. O tebessüm ettiyse, o güldüyse, o mutlu olduysa masal gerçek oldu demektir. Siz de evlatlarınıza masal anlatmakla yetinmeyin. Eğer isterseniz onların da masalı gerçek olur.”
Bugün Babalar Günü. Yılın babası olacak kişilerden birisi de emekli işçi Kudret Erarslan. Zira o baba, geçen 24 Mayıs’ta Manisa Soma’da down sendromlu kızı Yasemin için yüzlerce davetlinin katıldığı damatsız, temsili bir düğün töreni düzenledi. O düğünün kahraman babası Kudret Erarslan, düğünün öncesi ve sonrasını Babalar Günü’nde Yarına Bakış’a anlattı.
Kudret Erarslan, ailesiyle birlikte Soma’da oturuyor. Erarslan, madenden emekli olmuş. Eşi ev hanımı. Erarslan ailesinin iki çocuğu var. Evin büyük çocuğu 33 yaşındaki Engin 2,5 yıl önce evlenmiş. Evin küçük çocuğu ise down sendromlu Yasemin. Baba Kudret Erarslan, kızının gittikleri düğünlerde gördüğü manzaralardan etkilendiğini ve gelinlik giyme hayali olduğunu anlatıyor. ‘Kızım Yasemin’in içinde hep bir düğün özentisi vardı’ diyen baba Erarslan şöyle devam etti: “En büyük hayali gelinlik giymekti. Geçen sene böyle bir karar aldık. Oğlumuza nasıl bir düğün yaptıysak aynısını da kızımıza yaşatalım istedik. Bir düğünde olması gereken bütün her şeyi yaptık. Düğüne üç kural ile yola çıktık. Damatsız, davetsiz, takısız. Kimi davet ettiysek takı takmamalarını istedik.” Düğün salonunun tamamen dolduğunu aktaran Erarslan çocukları hasta olan babalara seslendi: “Bu zamana kadar Yasemin ne istediyse onu yapmaya çalıştık. Onun mutluluğu için her şeyi yapmaya hazırım. Doğduğundan beri kızımın bu seviyeye gelmesi bizim ve bize destek verenlerin sayesindedir. Evimizde her zaman onun fikrini aldık ve bu sayede kendine olan güveni arttı. Bir baba olarak bizim gibi çocukları olan aileler, çocuklarını toplumdan koparmasınlar. Hayata küstürmesinler. Devamlı çocukla arkadaşları arasında bağ kurdursunlar. Biz hiçbir zaman çocuğumuzu toplumdan koparmadık. Kızımın mutluluğunu dünyadaki başka hiçbir şeye değişmem. Ona çok değer veriyoruz. Onun için her şeyi yapmaya hazırız.”
HER ÇOCUK BABASINDAN MASAL İSTER
Yasemin’i kucağına aldığında hislerinin anlatılamaz olduğunu belirten Eraslan şöyle devam ediyor: “Özel durumundan dolayı o gün yaşadıklarım çok farklıydı. Sevinç ve hüzün bir aradaydı. Büyük bir karmaşa vardı düşüncelerimde. Eşim Aynur hanım hep yanımdaydı. El ele verdik ve bütün zorlukları birlikte aştık. Doktorların yaşamaz dediği kızımızı bu günlere getirdik. Hayat insanlara farklı farklı zorluklar verir her zaman. Yapılması gereken, şikayet etmeden bu zorlukları olumluya çevirmektir. Bugün Babalar Günü ve ben babalara bir mesaj vermek istiyorum. Her çocuk babasından bir masal ister. Ben kızımın masalını gerçekleştirmek için yola çıktım. O tebessüm ettiyse, o güldüyse, o mutlu olduysa masal gerçek oldu demektir. Siz de evlatlarınıza masal anlatmakla yetinmeyin. Eğer gerçekten isterseniz onların da masalı gerçek olur. Bütün babaların, babalar gününü kutluyorum.” Anne Aynur Erarslan ise kızının çocukluğunda evcilik oyunlarında hep gelin olarak oynadığını anlattıyor. Down sendromlu Yasemin ise mutluluğunu şu sözlerle özetliyor: Düğünümde eğlendim, çok mutlu oldum. İlk dansı babam ile yaparak başlamak daha güzeldi.”
MUSTAFA KUŞEN MANİSA (Kaynak:Yarınabakış)