Romanya Haber

Prof. Metin Günday: ‘Paralel Yapı’ Safsatasıyla Tutuklamalar Hitler’ın Almanya’sını Andırıyor

27 Mayıs darbesindeki cunta mahkemelerinde darbe yargısı, tutukladığı siyasileri, “Hissediyorum, burada olsa Menderes’i desteklerdi” gibi hayali gerekçelerle idama mahkum etmişti. Sulh Ceza Hakimi de, örgütten tutukladığı kişilerle ilgili kararında “Örgütün varlığını ispata gerek yok” ifadelerini kullandı. Kararı kara mizah olarak yorumlayan duayen hukukçu Prof. Dr. Metin Günday, yaşananları Hitler Almanyası’nda Yahudiler’e uygulanan nefret tutumuna benzetti.
İstanbul Anadolu 5. Sulh Ceza Hakimliği’nin paralel safsatasıyla 20 kişiyi tutukladığı kararın gerekçesine duayen hukukçu Prof. Dr. Metin Günday sert tepki gösterdi. Günday, hakimliğin,”Örgütün varlığı herkesçe bilinen bir şey, ispata gerek yok, Pinhan Restoran’da buluşmaları tutuklama için yeterli” şeklindeki kararını kara mizah olarak nitelendirdi.
ALGI İLE İLLEGAL SAYILAMAZ
Anadolu 5. Sulh Ceza Hakimliği’nin skandal kararını yorumlayan Hukukçu Prof. Dr. Metin Günday, kamuoyunun algısı öyle denilerek bir oluşumun terör ya da illegal sayılamayacağını vurguladı. Günday, tepkisini şu sözlerle anlattı: “Bir örgüt illegal midir değil midir bu bir yargı kararıyla tespit edilir. O karardan sonra illegal örgüt olduğu kararını verirsin. Burada öyle bir durum söz konusu değil. Kararı veren hakimlik diyor ki ‘Buna gerek yok.’ Şurada okullar açmış, arkasında uluslararası güçler olduğu da bilinmektedir diyor. Adeta kendisi ortada bir şey olmadığı halde bunu varsayarak, herkes böyle algılıyor deyip….Böyle bir şey bir hukuk devletinde düşünülebilir mi? Olmaz. Terör örgütünün tespit edilmesi lazım. Bunu kamuoyunun algısı mı tespit edecek. İnsanların yargı dışında zihinlerinde oluşan bir kanaat mı belirleyecek. Böyle şey olur mu?”
BÖYLE BİR ÖRGÜT YOK
Böyle bir örgüt kararı için somut delillerle olması gerektiğini kaydeden Günday, “İllegal örgüt olduğunu ortaya koyacak somut veriler olması lazım. Şu şu nedenle illegal örgüttür. Kaçakçılık yapıyor, bilmem ne yapıyor… Ama böyle bir şey yok. Benim bu karardan gördüğüm böyle bir örgüt yok” şeklinde konuştu.
Pinhan Restoran’a gitmenin suç olarak görülemeyeceğini ifade eden Günday, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilmem Arapça şu manaya geliyormuş. Bu karardaki restorana giden herkes gizli saklı iş yapıyor mu demek? ‘Paralel yapı iddiası’yla Benim hiç alakam yok. Diyelim ki, bu lokantada kebap yemeye gitsem ben de mi gizli kapaklı iş yapıyor olacağım? Oraya kadar gider.Bir spor kulübü de üç beş defa Pinhan Restoran’da yemek yese bundan da mı terör örgütü çıkartacak hakim. Bunlar mizah filan ama maalesef kara mizah.”
HİTLER ALMANYASI GİBİ
Yassıada kıyaslamasını o dönemin ihtilal mahkemesi olması açısından tasvip etmediğini ifade eden Günday, şunları kaydetti: “Orada adam, yargılanan hükümet mensuplarına ‘Anayasayı ayaklar altına almış’ diyor. Kafaya yerleşmiş o. İhtilal mahkemesi o. Tabi tasvip edilemez öyle bir şey. Onunla olağan dönemdeki bir mahkemeyi kıyas etmek doğru değil. O zaman bunların hepsi olağanüstü mahkeme diyeceksin. Mussolini İtalyası’nda da Hitler Almanyası’nda da Yahudi olmak suçtu. Kabahatin olmasa da suçluyorlardı. Aynı mantıktır yani. Daha genelleyerek söylüyorum. Bununla insanları suçlayamazsın. Elinde somut veriler olur öyle suçlarsın. Lokantanın adıyla Arapça’da böyle ifade ediliyor diye suçlayamazsın.”
HİÇBİR HUKUK DEVLETİNDE BÖYLE ŞEY OLMAZ
Metin Günday: Sulh Ceza Hakimlikleri’nin hangi amaçla kurulduğu belli. Çok vakaları var. Sulh Ceza Hakimliğinin icraatlarına bakarak söylüyoruz. Varsa hukuk devleti olmaz. Yoksa olur. Hiçbir hukuk devletinde böyle bir şey olmaz. Allah daha beterinden saklasın diyorum.
DARBE YARGISININ KOPYASI
İstanbul merkezli 3 ilde sözde paralel yapı iddiasıyla yapılan operasyonlarda gözaltına alınan 26 kişiden 20’si tutuklandı. Sulh Ceza Hakimi, zekat, burs ve sadaka vermekle suçladığı 20 hayırseveri 27 Mayıs darbecilerinin güdümündeki, Yassıada yargılamasının kopyası  gerekçeyle cezaevine gönderdi.
İSPATA GEREK YOK!
Hakimlik kararında, “Söz konusu örgütün var olup olmadığı hususunun tartışmasız olduğu, böyle bir örgütün var olduğunun herkesçe bilinen bir gerçek olduğu, böyle bir örgütün maruf olması nedeniyle maruf olan şeyin ispata muhtaç olmadığı, söz konusu bu kararımızın verilmesi için makul ve yeterli şüphe bulunmuştur” ifadeleri kullanıldı. Tutuklanan şahısların burs, kurban ve vakıflara yaptıkları bağışlar “Silahlı terör örgütü kurmak, yönetmek, üye olmak ve finansmanını sağlamak” suçlamasına dyanak yapıldı.
Gerekçe darbe yargısını hatırlattı. Adnan Menderes ve arkadaşlarını yargılayan Yassıda yargıcının “Sizi buraya tıkan güç böyle istiyor” dediği duruşmalarda savcı, “Biliyorum, zihnini okudum, kafasının içi malum” gibi gerekçelerle idam talep etmişti.
Kaynak: Özgür Düşünce