Avrupa Komisyonu’nun yarın AP’ye Türk vatandaşlarına
vize muafiyeti verilmesi için olumlu görüş bildirmesi bekleniyor. Financial Times’e konuşan AB yetkilileri, Brüksel’in terörle mücadele benzeri yasalarda reform talebinde ısrarcı olacağını belirtiyor.
Avrupa Komisyonu yarın Avrupa Parlamentosu’na (AP) Türkiye ile yapılan mülteci anlaşması kapsamındaki Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vizesiz seyahati için raporunu sunacak. Reuters’in önceki gün duyurduğu habere göre Komisyon, Türkiye’nin 72 maddelik ödev listesinin tamamını yerine getiremese bile AP’ye vize muafiyeti talebini iletecek. İngiliz Financial Times gazetesine göre, Komisyon’un olumlu adımı, Ankara’nın istediğini alması için önündeki zorlukları tümüyle sona erdirmeyecek. AB’nin Türkiye vatandaşlarına Schengen bölgesinde vize muafiyeti getirilmesi için talep edeceği koşullar arasında “terörle mücadele kanununun ve parti finansmanına yönelik düzenlemelerin gözden geçirilmesi” de olacak.
BBC Türkçe’nin aktardığı haberde görüşlerine yer verilen AB yetkililerinden birisinin son gelişmelerle ilgili olarak, “Tüm bunlar bir kabus” yorumu yaptığı belirtiliyor. Bir diğer Avrupalı diplomat “Türkiye-AB anlaşmasının koşulları zaten anlaşmanın imhasına zemin hazırlıyor.” ifadesini kullanıyor. Ancak gazeteye konuşan bazı üst düzey AB yetkilileri ise “çok yanlış bir kumar oynandığı ve bunun geri tepeceği” görüşünde.
Nihai onay haziran sonunda
Habere göre, Avrupa Komisyonu yarın Türklere resmen Schengen bölgesinde kısa süreli seyahatler için vize muafiyeti getirilmesini tavsiye edecek. Ancak Türkiye’nin bunun için yerine getirmesi gereken 72 kriterden 10’a yakınının henüz yerine getirilmediği belirtilecek. Komisyon, Haziran ayı ortasında henüz tamamlanmayan kriterlerle ilgili raporunu yapacak. Ankara’ya, Avrupa Parlamentosu’nun ve AB üyesi tüm ülkelerin Haziran ayı sonundaki nihai onayına dek, tüm düzenlemeleri gerçekleştirmesi için baskı uygulayacak.
AB’den terörle mücadele yasasında reform şartı
Henüz yerine getirilmeyen en zorlu kriterler; Türkiye’nin veri koruma kurallarını bazı güvenlik birimlerini de kapsayacak şekilde güçlendirmesi, azınlık haklarının daha iyi korunması için terörle mücadele alanında yasal düzenlemeleri gözden geçirmesi ve Türkiye’de siyasi partilerin finansmanı konusunda şeffaflığın artmasını sağlayacak yolsuzlukla mücadeleye yönelik yeni önlemler alması. Gazete, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ise son dönemde “terörle mücadele yasalarının genişletilmesinden” yana olduğuna ve Ankara’nın parti finansmanında şeffaflığa yönelik reformlara 10 yıldır direndiğine dikkat çekiyor. Gazeteye konuşan yetkililerden biri, “Avrupa Parlamentosu siyasi bir yamayı kabul etmeyecek. Türkler de koşulları yerine getirmeyecek.” görüşünü dile getiriyor. Yetkililer, diğer yandan, özellikle Almanya tarafından vize serbestisinin geçirilmesi için büyük baskı yapıldığını belirtiyor. Geçen yıl AB’ye giren yaklaşık bir milyon mültecinin ana gidiş noktası olan Almanya, Türkiye ile yapılan anlaşmanın çökmesi durumunda yine en büyük zararı görecek ülke olacak.
Ankara’ya göre kriterler tamam
Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle’nin Türkçe servisine konuşan AB Bakan Yardımcısı Ali Şahin, ’72 şart’ olarak bilinen düzenlemelerin hepsinin yerine getirildiğini söyledi. 72 şart, esas şart değildi ancak Türkiye bu şartları da yerine getirmiştir. Üstüne üstlük 6 yasal düzenleme de yapılmıştır” diyen Ali Şahin, bu hafta Kolluk Gözetim Yasası’nın da tamamlanacağını dile getirdi. Şahin’e göre AB Komisyonu, vize muafiyetiyle ilgili düşüncesini açıklarken daha çok biyometrik pasaport uygulamasına geçiş ve sınırların kontrolü ile ilgili yasal düzenlemelere bakacak.
AB Uzmanı Prof. Dr. Savaş Genç: AB, VASIFSIZ TÜRK VATANDAŞINA KAPIYI AÇMAYABİLİR
”AB ve özellikle Alman kamuoyunda Ankara’nın imajı göründüğünden çok daha sorunlu bir zaviyede. Bunun iki ana nedeni var; Öncelikle Türkiye’de vuku bulan anti demokratik ve hukuk devletini askıya alan haberler AB demokratlarının canını çok sıkıyor. Bu durumu daha sorunlu bir zaviyeye taşıyan gerçek ise göçmen sorunundan dolayı AKP’nin tercihlerine ses çıkartamadıkları için kendi ilkeleri ile imtihan olmaları. Türk vatandaşlarına getirilecek vize muafiyeti göç sorunu ile çelişen bir konu. Türkiye’ye kapıların tamamen açılması akabinde en az Suriyeli göçmenler kadar dönmemek üzere Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının AB’ye gelme riskinin olduğu konuşuluyor. Vize kartı ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun elini güçlendirmeyi tercih etme ihtimali olan Brüksel’in bunu, konuşulup yazıldığı gibi, her Türkiye vatandaşı için ifa edeceğini düşünmüyorum. İş adamları, akademisyenler, sanatçılar ve gazeteciler gibi daha seçkin işlerle iştigal eden bireyler için vizede kolaylaştırıcı önlemler alınabilir. Bunun ötesine geçmenin Brüksel’in hesaplarına uymayacağını düşünüyorum.”