Adalet Bakanlığı Demirtaş İçin Mahkemelere ‘Gizli’ Yazı Gönderdi: Duruşmalara Getirilmesin

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu, Adalet Bakanlığı’nın tutuklu eş genel başkanları Selahattin Demirtaş’ın yargılandığı mahkemelere “gizli” ibareleri bir yazı gönderdiğini açıkladı. Bakanlığın Demirtaş için Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve dosyasının olduğu bütün mahkemelere 13 Ekim tarihinde gönderdiği “gizli” ibareli yazıda, Demirtaş’ın Kayseri’de yargılandığı davadaki gibi duruşmalara getirilmemesi yönünde bir karar vermeleri gerektiğinin bildirildiği belirtildi.

HDP’den yapılan açıklamada mahkemelere gönderilen söz konusu yazıda Demirtaş için “Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan militan konumunda olan tutuklu” ifadesi kullanıldığı da kaydedildi.
HDP’nin açıklaması şöyle:
Adalet Bakanlığı, Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş için Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve dosyasının olduğu bütün mahkemelere 13 Ekim 2017 tarihli bir yazı göndermiştir. Üzerinde “gizli” ibaresi bulunan, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü başlıklı bu yazı mahkemeleri yönlendirme amaçlıdır.
Kayseri’deki mahkeme Selahattin Demirtaş’ın duruşmaya getirilmesini karara bağlamış; Adalet Bakanlığı ise gönderdiği yazıyla bu nitelikte kararların verilmemesi gerektiğini mahkemelere bildirmiştir.
‘Adalet Bakanlığı Demirtaş için mahkemelere gizli yazı gönderdi’
Adalet Bakanlığı’nın mahkemelere böyle hukuk dışı bir talimat verme hakkı yoktur. Bu talimat Anayasa’ya aykırıdır. Adil yargılanma hakkı açıkça ihlal edilmektedir.
Aynı yazıda Demirtaş için “Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan militan konumunda olan tutuklu” ifadesi kullanılmıştır. Bu cümle, yargı kararının aslında Adalet Bakanlığı tarafından verildiğinin ve mahkemelere de tasdik ettirilmeye çalışıldığının açık işaretidir.
Bu yazı mahkemelerin ağır bir siyasi baskı ve yönlendirme altında olduğuna dair bir kanıttır. Yargı siyasi iktidarın talimatları ile hareket etmeye zorlanmakta, bağımlı ve taraflı kılınmaktadır. Mahkeme başkanları ve üyelerinin özgür karar verme imkanı bırakılmamıştır. Sıkıyönetim ve askeri cunta dönemlerinde bile yaşanmamış olan bir yargı yönlendirmesi ile karşı karşıyayız.
Bu hukuk dışı, akıldışı ve yasadışı talimatı kınıyor, protesto ediyoruz. Uluslararası hukuk ve Türkiye’nin imzaladığı uluslararası demokratik sözleşmeler açısından da asla kabul edilemeyecek olan bu yazı yargı-iktidar ilişkilerinin nasıl yürüdüğünü, işlerin nasıl organize edildiğini bir kez daha göstermiştir.
AKP Genel Başkanı’nın, iktidar partisinin bakan ve yöneticilerinin talimatları ile süren ve siyasi intikam operasyonları olan bu davalar tarihe birer karar leke olarak geçecektir.