Muhiddin Enis’in Halep’teki evinde çekilen fotoğrafı Suriye’deki yıkımın sembollerinden biri oldu.
Geçtiğimiz hafta AFP muhabiri Joseph Eid’in çektiği, 70 yaşındaki Muhammed Muhiddin Enis’in bombalar isabet eden Halep’teki evinde gramofon çalarken poz verdiği fotoğrafı Suriye’de süren iç savaşın son sembollerinden biri oldu.
Aynı karede hem yıkımı hem umudu anlatan fotoğraf, harabeye dönmüş bir odanın ortasındaki yatağa oturup yıkılmış pencereden uzaklara bakan yaşlı adamın hikâyesini dünyaya tanıttı. Muhiddin Enis, hiçbir şey olmamış gibi elinde piposu, ayağında terlikleri olduğu halde gramofonunu çalmaya devam ediyordu savaşın ortasında. Herkes gramofonda ne çaldığını merak etti.
Enis, ülkesini terk etmeyi reddeden Suriyelilerden biri ve savaş başlamadan önce eski Amerikan arabalarından koleksiyon yapıyormuş. Bu arabaların çoğu savaş sırasında ezilmiş ancak Enis onları tamir edeceğini söylüyor.
Amerikan arabalarının sağlamlığını da anlatan Enis, koleksiyonunu çocuklarına bırakmak istediğini belirtiyor. “Burası benim evim” diyerek ayrılmama gerekçesini özetleyen Enis, fotoğraf çekilmeden ve gramofonunu açmadan önce Lübnanlı fotoğrafçı Eid’e önce piposunu yakmak istediğini, çünkü piposu olmadan asla müzik dinlemediğini söylemiş.
Joseph Eid, sosyal medyadaki mesajında yaşlı adamın fotoğraf çekilirken ki anlarını şöyle anlatıyor: “Enis piposunu tüttürdü. Sanki bambaşka bir yerdeydi. Orada olduğumuzu unutmuş gibiydi. Pencereden bakıyordu, yüzünde güneşin batışını izleyen bir insanın yüzündeki gibi bir ifade vardı. Orada öylece durup dışarıyı izlemeye, piposunu tüttürmeye devam etti, o sırada müzik, evinin yıkıntılarından şehrin yıkıntılarına doğru dağılıyordu. Altı yıllık savaşın ardından Suriyeliler artık yaşamak istiyorlar. Müzik çalsın istiyorlar.”
(Rüya Karlıova, KRONOS)
