Bank Asya’ya kredi kartının 10 bin liralık borcunu ödemediği için icraya verilen Abdullah Güzeldülger’i, TMSF Bank Asya’nın başına genel müdür olarak atadı. Güzeldülger, kredi kartı borcunu ödemediği için kendini icraya veren bankaya genel müdür olan dünyadaki ilk kişi oldu.
Özgür Düşünce Gazetesi’nin haberine göre TMSF tarafından bir süre önce Bank Asya Genel Müdürlüğü’ne atanan TMSF eski Daire Başkanı Abdullah Güzelgüder’in daha önce Bank Asya ile icralık olduğu ortaya çıktı. Yaklaşık 10 bin TL’lik kredi kartı borcu dolayısıyla icra süreci başlatılan Güzeldülger’in, o dönemde 18 taksit olarak yapılandırdığı kredi kartı borcunu dahi ödemekte sıkıntı çektiği belirtildi. Geçmişte bankalarına olan borcunu ödemediği için icraya verilen bir müşterinin, bankaya genel müdür olarak atanmasına hissedarlar tepki gösterdi. Özgür Düşünce’ye konuşan Bank Asya hissedarlarının avukatı Süleyman Taşbaş, Abdullah Güzeldülger’in daha önce Bank Asya’ya kredi kartı borcunu ödeyemediği için icraya verilen bir kişi olduğunu doğruladı. Kanunların banka ile davalı olan kişinin genel müdür atanmasına izin vermediğini hatırlatan Süleyman Taşbaş, “Bu kişinin attığı imzalar iyi niyetten uzak bir davranış olarak değerlendirilebilir. Neticede hasım ve taraf sıfatı olduğundan dolayı bu hareket iyi niyet karinesini zedeler.” dedi.
Davalık olduğu için bankanın hasmı konumundaki birinin banka yönetim kuruluna atanmasının izahı bulunmadığını ifade eden avukat Taşbaş şunları kaydetti: “Bankayla hasım olan bir kişinin bankanın yönetimine getirilmesi hukuken tercih edilecek bir durum değil. Vicdanen ve ahlaken de doğru değil. Şu an bu adam taraf sıfatı olan birisi.”
Sadece Abdullah Güzeldülger’in değil, TMSF’nin atadığı diğer yönetim kurulu üyelerinin de suç teşkil eden işlemlerinin hukuk nezdinde karşılığını bulacağını kaydeden Taşbaş şu ikazda bulundu: “Bu bürokratların her halükarda oluşan zararlardan şahsi sorumlulukları var. Burada yönetim kurulu başkanı veya genel müdür sıfatıyla hareket edenlerin sorumluluğu diğer yönetim kurulu üyelerine göre bir kat daha artıyor. Dolayısıyla bunlar şahsi sorumluluk içinde olacaklardır.”
